Ensest sex hikaye,ensest hikaye,enset seks,enset hikayeler,annemi siktim,ablamı siktim,2023,yeni hikayeler,yengemi siktim,teyzemi siktim,ormanda,tecavüz,liseli,çoraplı
31 Ağustos 2014 Pazar
KOMŞUMUZ EBRUYU DAYIMLARDA SİKTİM
Benim adım osman 17 yaşındayın komşumuz ebru var benden 1 yaş büyük önceleri fazla gözüme çarpmazdı ama son zamanlarda gözüme bir hoş görünmeye başladı.evimizin önünden geçerken bana bir bakış attı. zevki anlatılmaz ve aklımdan onu sikmeyi geirmeye başladım.bir gün ailecek bizdeydiler.ben gözümü ondan alamıyordum.hep arkasına bakıyor bacaklarına bakıyordum.ve farketmmesini istiyordum.farkettide ama birşey demedi.ben de bundan güç alarak sikmeye karar verdim önce telefondan mesaj attım başlarda selam nasılsın felan dedim sonra bugün çok güzeldin felan dedim .sonra kızmazsan sana bir şey söylücem dedim söyle dedi bugün çok sexsidin dedim . teşekkürler dedi ben dahada azdım.ben çıkıyorum diye mesaj attı.neden dedim biraz akşam akşam gezicem dedi.bende çıkma dedim mazallah bir şey felan olur güzel kızsın giderin var felan dedim yok bir şey olmaz dedi.bende içim rahat etmez bende gelicem dedim.tamam dedi ve buuşup gezmeye başladık.karanlık yollarda geziyor.konuşuyorduk bir ara sevgilin varmı dedi yok dedim.veöylemi demeki ele kuvvet dedi gülüştük felan senin dedim yok ded, demekki sende dedim güldü.istersen olmaz dedi cevap vermedi gerçekten söylüyorum dedim.bilmem dedi.bende sende istiyorsundemi dedim ewt dedi tmm ozaman gel dayımlara gidelim dedi.ev boş dedim dayımgil antakyaya gitti dedim.tmm dedi.eve girdigimizi görmesinler diye.arkadan dolandık anahtarları bodrumdan aldım ve eve girdik.yavaş yavaş konuşuyorduk artık başlayalım dedim.sonra tmm dedi.yataga yatırdım onu ellerini tuttum ve öpüşmeye başladık deli gibi öpüşüyorduk.yavaşça aşşagı inmeye başladım kulak memesini yalıyordum.gözüme çok sexsi gözüküyordu.üstünü çıkardım memeleri ortadaydı.onları yalıyordum.eşofmanını çıkardı amı ortadaydı bakiresindir dedi arkadan yapıyım dedim ama önden istedi tmm dedim.ve yavaşça girmeye başladım.her girişimde inliyor buda beni delirtiyordu.sikerken öpüşüyordukta.tüm vucudunu hissediyordum onun sonra domaltarak sikmeye başladım arkadan sikerken memelerinide sıkıyordum.ve sertleşmeye başladım.terliyordu.bu beni daha fazla azdırdı bu sefer bacaklarını omzuma aldım vegirdim bu aradada memelerinin uçlarını oynuyordum sonra göbegine boşaldım.ve 2 postadaha siktim artık sevgiliyi her gün sikiyorum.
Ablamın evinde eniştemin kardeşiyle deliler gibi…..
Merhaba ben Rabia 18 yaşındayım.
Yaz gelmişti ben her yıl olduğu gibi İstanbul’a ablamın yanına tatile kalmaya gidiyordum bu yıl eniştemin kardeşide vardı onlarda kalıyordu o 26 yaşında ve bekardı dar şeyler giydiğimde hep amıma bakardı götümü dikizlerdi biz birlikte çoğu kez içtik hiç birşey olmadı hatta sarılarakta uyuduk hiç bişey yapmadık derken gel gelelim ben evime geri dönmeden yine içmiştik çok sarhoştum ve yaşımın verdiği azgınlıktan olsa gerek 2 günde bir mastürbasyon yapar oldum sürekli boşalıyordum neyse içtikten sonra herkes yatağına gitti eniştem ve ablam odasına gidip kapıyı kapattı bende kardeşiyle yan odada kalıyorduk ben azmıştım gittim onun odasına kucağına oturdum deliler gibi öpüşüyorduk yutuyorduk birbirimizi üstümü çıkartmaya başlamıştı sütyenle kalakaldım heryerini boynunu yalıyordum oda beni elliyordu sonra altımdaki dapdar kapriyi çıkartmıştı ve çırılçıplak kalmıştık ben bakireydim onada söyledim ama bağırta bağırta sikmesini istiyordum uzandım amımı yalıyordu adeta yutacak gibi parmağını hafif hafif sokuyordu o an ki bağırışlarım 60 yaşındaki dedeyi bile azdırır o kadar :DD
içime gir diye inliyordum 21 cm yarağını ağzıma vermişti boğazıma kadar sokuyordu boğuluyordum yalayıp yutmuştum kalın ve büyük yarağını..
artık sik beni boz diye bağırıyordum yatırdı ve yavaş yavaş bakire olduğum için yavaş girmek zorundaydı kan geldi ve hızlanmaya başladı git gel yapıyordu haykırıyordum zevkten amımdan sular akıyordu ağzımı kapatıyordu daha çok hoşuma gidiyordu çok hızlı sikiyordu amım parçalanmıştı kucağına oturdum zıplamaya başladım şap şap çıkan sesler daha da azdırıyor beni zıplatıyordu o gece 3 kere boşaldık artık dermanımız kalmadı siki amımda uyumuşuz sabah yakalanıyorduk az daha neyse derken ben gidene kadar odalar apartman tuvalet derken hüseyin beni bulduğu yerde sikiyordu
Yaz gelmişti ben her yıl olduğu gibi İstanbul’a ablamın yanına tatile kalmaya gidiyordum bu yıl eniştemin kardeşide vardı onlarda kalıyordu o 26 yaşında ve bekardı dar şeyler giydiğimde hep amıma bakardı götümü dikizlerdi biz birlikte çoğu kez içtik hiç birşey olmadı hatta sarılarakta uyuduk hiç bişey yapmadık derken gel gelelim ben evime geri dönmeden yine içmiştik çok sarhoştum ve yaşımın verdiği azgınlıktan olsa gerek 2 günde bir mastürbasyon yapar oldum sürekli boşalıyordum neyse içtikten sonra herkes yatağına gitti eniştem ve ablam odasına gidip kapıyı kapattı bende kardeşiyle yan odada kalıyorduk ben azmıştım gittim onun odasına kucağına oturdum deliler gibi öpüşüyorduk yutuyorduk birbirimizi üstümü çıkartmaya başlamıştı sütyenle kalakaldım heryerini boynunu yalıyordum oda beni elliyordu sonra altımdaki dapdar kapriyi çıkartmıştı ve çırılçıplak kalmıştık ben bakireydim onada söyledim ama bağırta bağırta sikmesini istiyordum uzandım amımı yalıyordu adeta yutacak gibi parmağını hafif hafif sokuyordu o an ki bağırışlarım 60 yaşındaki dedeyi bile azdırır o kadar :DD
içime gir diye inliyordum 21 cm yarağını ağzıma vermişti boğazıma kadar sokuyordu boğuluyordum yalayıp yutmuştum kalın ve büyük yarağını..
artık sik beni boz diye bağırıyordum yatırdı ve yavaş yavaş bakire olduğum için yavaş girmek zorundaydı kan geldi ve hızlanmaya başladı git gel yapıyordu haykırıyordum zevkten amımdan sular akıyordu ağzımı kapatıyordu daha çok hoşuma gidiyordu çok hızlı sikiyordu amım parçalanmıştı kucağına oturdum zıplamaya başladım şap şap çıkan sesler daha da azdırıyor beni zıplatıyordu o gece 3 kere boşaldık artık dermanımız kalmadı siki amımda uyumuşuz sabah yakalanıyorduk az daha neyse derken ben gidene kadar odalar apartman tuvalet derken hüseyin beni bulduğu yerde sikiyordu
En Yakın Arkadaşımın Ablasını Uyutarak Siktim
Geçen Hafta Arkadaşıma 1 Haftalık Kalmaya gidicektim uzak yerdi antalya da neyse akşam dabbe filmini izliyoduk arkadaşın ablasının adı buse fikm bittikten sonra yarın başka film izledik arkadaşım ramis dershaneye gitti biz buseyle oturduk teen wolf izlemeye başladık 1 günde 2 sezon bitirdik uykusu gelip uyuya kaldı ama o zamana kadar aklımda öle şeyler yoktu neyse altına kısa tanga gibi bir don vardı resmen t-shirt u göbeğinin üstünde kalıyodu kolarını kamış memeleri belli oluyodu daha sonra aklıma böle şeyler ilk kez geldi onun hakkıında daha sonra çantamı alma bahanesi ile götüne dokundm sonra naıyon sen okan dedi bende çantamı alıcam dedim kalktı odasına yattı yarım saat sonra kalkıp duş alıp giyindi yine kısa kısa daha sonra aklıma eczaneden uyku ilacı almak geldi dedim gelmeden önce reçete almıştım yanıma dedim uyku ilacı bitti onu alcam dedim daha sonra çıkıp aldım geldim ona nescafe yapmamı istedi bende fırsat bu dedim nescafeye 2-3 tane hap attım daha sonra getirip verdim 5 dk sonra uyumaya başladı bende biraz yokladım sonra soydum tazecik daracık amcık orada duruyordu nasıl fena oldum bilseniz daha sonra t-shirt u nu çıkardım sütyensiz memeleri mükemmel di alıp memeleri ile oynadım saate baktım ramisin gelmesin 4 saat vardı neyse geldim soyunup bekaretini bozmaya hazırlandım amı dardı önce sikimi zorla ağzına sokup ısladım ağzına boşaldım amına sokarken kıpraşıyodu acıdan galiba hisettimi diye korktum sonra yatmaya devam etti bende sokunca kan aktı ilaç fazla etkili değilmiş 2 saat sürdü uyanmaya başlayınca viskileri bardaklara koyup arkasına yattım pikeyi üstümüze çektim uyanınca noluyo dedi ilaçları görmemişti saklamıştım arkasında sikim amında sokuk tu doğrulurken farketti sonra baktı nolu yo dedi beni kaldırdı bende nescafeden sonra viski istedin bende getirdim sarhoş olduk galiba dedim oda bana bakıp çıplak görünce bacaklarındaki kanı görünce ağladı biz naptık diye sonra banyoya koştu bende arkasından gidip
bunları kimseye anlatma dedi tm dedim sonra bana gelip yıkanmamı söyledi bende girdim ama daha sonra meyilli olduğunu anladım ve siime bakıyordu ve amına bakıyodu jakuzi büyüktü geldi yanıma yattı ve kafasını göğüsüme dayadı ve benim elimi amına elini de sikime koydu ve öpüstük daha sonra çıkıp kurulandık ve ağzımda garip bir tat var dedi bende ağzına boşaldım galiba dedim oda benimkini ağzına aldıve yaladı sonra beni zaten amımdan siktin bide götümden sik dedi ok dedim sokmadan daha başı hafif girdi bağırdı dedim vazelin varmı dedim var dedi getirttim götüne ve sikime sürdüm daha sonra aniden kökledim bağırdı bende alışırsın dedim sonra hadi amımı bide ayıkken parçala dedi bende oke dedim prezervatif aldım çantadan ve taktım sonra kökledim o daha çok bağrınca ben hızlandım saatin nasıl geçtiğini anlamadan ramis geldi ve bizi görünce nabıyonuz amk dedi ve buseyi çekti bende hemen prezer vatifi çektim sonra bağırıp ablasına pandik bastı ablası ramis yapma diyodu rami soynup busenin götüne abandı buse çığlık attı benim yanıma getirip amına soktum boşalabilirsin aşkım dedi buse bana ve ramise bizde geliyorum dedk ve boşpaldık durmadan sikiştik busenin götü ağrıdından ramis daha da hızlandı bende hızlandım sevgililerim benim diyodu beni sikin diyodu bir zaman sonra buse ramise sikini götünden çıkarmasını söledi banada amından çıkarmamı söledi bizde aniden çıkarınca buse bir anda boşaldı ve ramisin götüne akıttığı dölleri çıkarttı buseye biraz zaman verdik toparlansın diye götü iyice 5 cm genişlemişti amı fena olmuştu bana busefer götümü ölümüne parçala dedi bende soktum ramis amına sokmuştu bende hamile kalırsan nolcak dedim oda annem babam zaten öldü dedemler de bakmıyo bizden nefret ediyo banane doğurur bakarım dedi bende ok dedim neyse sonra başladık bu sefer ben götünü öyle bi siktim ki gözünden yaşgelince durdum oda silip devam etti artık yoruldum ramis devam et dedim ramis ben götten hızlı sikince gözünden yaş geldi diye sinirlenip domalttı ve amından sertçe sikmeye başladı buse ağlayınca durdu ve götünü öpüp tuvalete gitti buse ben su çerken arkamdan gelip bana sarıldı ve odada yatırıp sikimi yalamaya başladı kendimi çok kasmıştım boşalmamak için ama amına sokup ramisten önce boşalmıştım amına b.ihtimal hamile kalıcaktı bende dilini sikimin başında oynatarak ben fen yaptmıştı bende tüm 2 saat boyunca tuttuğum dölleri hemen ağzından çekip amına sokup git gel yaptım ve amına boşalkdıım yaklaşık 40 sn boşaldım artık amından akıcak ken amuda kaldırıp tüm döllerin inmesini bekledik ramis gelince buse uyudu ve kalan günlerde hep sikiştik benim ailem kaypıtı yetimdim ramisle istanbulda tanışmıştık ablasıyla evlenmiştim artık ramis te bizde kalıyodu antalyaya tasşınmıştım artık bundan sonra iş için istanbula dönüp eski matematik hocama zşyarete gitmiştim istanbuldaki 1 hafta boyunca kalıp gelini poli yle yaşadığımız olayı anlatacağım
bunları kimseye anlatma dedi tm dedim sonra bana gelip yıkanmamı söyledi bende girdim ama daha sonra meyilli olduğunu anladım ve siime bakıyordu ve amına bakıyodu jakuzi büyüktü geldi yanıma yattı ve kafasını göğüsüme dayadı ve benim elimi amına elini de sikime koydu ve öpüstük daha sonra çıkıp kurulandık ve ağzımda garip bir tat var dedi bende ağzına boşaldım galiba dedim oda benimkini ağzına aldıve yaladı sonra beni zaten amımdan siktin bide götümden sik dedi ok dedim sokmadan daha başı hafif girdi bağırdı dedim vazelin varmı dedim var dedi getirttim götüne ve sikime sürdüm daha sonra aniden kökledim bağırdı bende alışırsın dedim sonra hadi amımı bide ayıkken parçala dedi bende oke dedim prezervatif aldım çantadan ve taktım sonra kökledim o daha çok bağrınca ben hızlandım saatin nasıl geçtiğini anlamadan ramis geldi ve bizi görünce nabıyonuz amk dedi ve buseyi çekti bende hemen prezer vatifi çektim sonra bağırıp ablasına pandik bastı ablası ramis yapma diyodu rami soynup busenin götüne abandı buse çığlık attı benim yanıma getirip amına soktum boşalabilirsin aşkım dedi buse bana ve ramise bizde geliyorum dedk ve boşpaldık durmadan sikiştik busenin götü ağrıdından ramis daha da hızlandı bende hızlandım sevgililerim benim diyodu beni sikin diyodu bir zaman sonra buse ramise sikini götünden çıkarmasını söledi banada amından çıkarmamı söledi bizde aniden çıkarınca buse bir anda boşaldı ve ramisin götüne akıttığı dölleri çıkarttı buseye biraz zaman verdik toparlansın diye götü iyice 5 cm genişlemişti amı fena olmuştu bana busefer götümü ölümüne parçala dedi bende soktum ramis amına sokmuştu bende hamile kalırsan nolcak dedim oda annem babam zaten öldü dedemler de bakmıyo bizden nefret ediyo banane doğurur bakarım dedi bende ok dedim neyse sonra başladık bu sefer ben götünü öyle bi siktim ki gözünden yaşgelince durdum oda silip devam etti artık yoruldum ramis devam et dedim ramis ben götten hızlı sikince gözünden yaş geldi diye sinirlenip domalttı ve amından sertçe sikmeye başladı buse ağlayınca durdu ve götünü öpüp tuvalete gitti buse ben su çerken arkamdan gelip bana sarıldı ve odada yatırıp sikimi yalamaya başladı kendimi çok kasmıştım boşalmamak için ama amına sokup ramisten önce boşalmıştım amına b.ihtimal hamile kalıcaktı bende dilini sikimin başında oynatarak ben fen yaptmıştı bende tüm 2 saat boyunca tuttuğum dölleri hemen ağzından çekip amına sokup git gel yaptım ve amına boşalkdıım yaklaşık 40 sn boşaldım artık amından akıcak ken amuda kaldırıp tüm döllerin inmesini bekledik ramis gelince buse uyudu ve kalan günlerde hep sikiştik benim ailem kaypıtı yetimdim ramisle istanbulda tanışmıştık ablasıyla evlenmiştim artık ramis te bizde kalıyodu antalyaya tasşınmıştım artık bundan sonra iş için istanbula dönüp eski matematik hocama zşyarete gitmiştim istanbuldaki 1 hafta boyunca kalıp gelini poli yle yaşadığımız olayı anlatacağım
Yengemle evde baş başa
merhaba arkadaşlar sizlere yengemle yaşadığım bir olayı anlatacağım. ben 17 yaşındayım yengem ise 29 yaşında. harika memeleri ve kalçası var. amcamla boşandılar. bir gün evde sadece ikimiz varız. yengem içeride sigara içerken bende porno açmıştım 31 çekiyordum tam başlayacakken yengem içeri girdi bende o telaşla her şeyi kapattım ve kafamı ters tarafa çevirdim utanmıştım yengeme bakamıyordum. bana napıyosun sen dedi cevap vermedim biraz yaklaştı ekrana baktı 1 dakika sonra gel buraya şapşal diyerek kolumdan tuttu ve beni salona götürdü. hemen tişörtünü çıkardı ve bana neyi bekliyosun dedi. bende hiç vakit kaybetmeden soyundum ikimizde çırılçıplaktık ilk hamleyi yengem yaptı ve dudağıma yapıştı elleri kafamın arkasındaydı benim ellerim de onun kalçaların da biraz öpüştükten sonra yenge karşımda diz çöktü ve yalamaya başladı 5 dakika kadar yaladıktan sonra koltuğa uzandı ve bende amını yalamaya başladım yalarken inliyordu belini yukarı kaldırıyordu. yalama bittikten sonra amına girdim zevkten yastığı ısırıyordu. amından çıktıktan sonra ben uzandım ve üstüme çıktı bu sefer götüne girmiştim ve üstüm zıplıyordu. zıplarken saçlarıyla oynuyordu. 2 dakika sonra kucağıma aldım ve duvara dayadım öpüşüyorduk ardından köpek pozisyonuna aldım ve götüne tekrar girdim bir kaç dakika sonra tam boşalacakken ters çevirip ağzına yüzüne boşaldım. sen bi harikasın dedi üstümüzü giyindik ve bana bir dahakine daha sert ol dedi göz kırptı yanağımı sıktı ve evine gitti bende hemen duş aldım o günden sonra 4 kez seviştik.
Kuzenim ve annesiyle sikişiyoruz.
adım mehmet.18 yaşında yakışıklı biriyim.birde bi kuzenim var ebru.oda alımlı seksi biridir.bir gun antalyaya gezmeye gitmiştk. amcamlar karısı kızı ve ben.orda güzel bir yazlığı var amcamın. 1-2 gün kaldık ve amcam benim 3-4 günlük işim çıktı diyerek istanbula geri döndü. ertesi gün yengem bize güzel bir yemek hazırladı.yemek güzeldi . bende yengeme ben bi duş alayım sora gelirim yemeğe dedim . oda çabuk gel dedi. ama yengemde o sabah amcam gitti diye biraz açık iyinmişti. amcam çok kızardı açık giyinmesine hele ben varken . ama o gün bi açık giyinmiş bi açık giyinmiş sormayın. onu alt katta gördüğümde hemen benmki başladı oynamaya. bende bu bahaneyle ona dedim duş alıyım geliyorum diye.tabi hemen banyoda hep yengemi düşünüp 31 çekiyodum. bide benden önce duş almış iç çamaşırlarını orda unutmuş.tabi bende onları gördüm ve daha bi şehvete geldim. klotu mis kokuyodu.hemen bışalıp duşumu alıp aşağa yemeğe indim.aşağa yemeği yedik ve ben üstüme biraz daha hafif şeyler giydim. şort ve siyah atlet gibi. kuzenimde lys sınavı var diye odasından dışarı hiç ıkmadı o gün . bende merak ettim illaki sınavı çalışıyordur diye bi bakayım dedim. odasına çıktım ve kapıyı yavaşça aralarken bi baktım kuzenim üsütünü değişiyor. uff o ne vucut o ne göt hemen kapıyı yavaşça kapatıpken yengem beni gördü ve kuzeninin odasında ne arıyorsun dedi bende bi bakayım ne yapıyor diye baktım yenge dedim.yengemde ben de bi bakayım ne ediyor dedi. bende hemen dur yenge çalışıyor sınavına rahatsız etme dedim. oda bişw olmaz ben annesiyim dedi ve kapuyı açtı ve ne görsün benden sora kuzenim çırıl çıplak orgazm oluyor. yegem hemen kapıyı kapadı ve sen benim kızımımı gözetliyorsun dedi. bende ne alaksı var teyze derken benim alet hemen kalktı ve onu teyzem farketti. bana olur daha gençsiniz içiniz kaynıyor. bende yengeme ne edeyim teyze kendimi tutamıyorum. yengemde o kdar büyük aletin varki şortunu yırtacak dedi. bende utanıp odama gittim . akşam olunca kuzenimin yanına gideyim dedim ne ediyor diye kapıyı araladım kuzenim uyuyor ama üstünde beyaz bi askılı gecelik kırmızıda bir kilot vardı. bende kendime hakim olamadım.ve kuzenimi ellemeye başladım. çok ymuşak bir götü vardı.biraz elledikten sonra amına doğru elimi uzattım ama kuzenimin gözlerinin açım olduğunu anladım . ama hiç kendini farkettirmeden orgazm oluyormuş . bi anda bana dönerek dudaklarıma yapıştı ve dudaklarımı vakum gibi emiyordu. bende boş durmadım götünü ve memelerini elliyordum. 5 dk falan öpüştükten sonra ikimizde soyunduk ve ona aletimi ağzına almasını söyledim hiç tereddütsüz hemen aldı . bir profesyonel gibi yalıyordu sanki daha önceden yalamış gibi 15 dk fala yaladıktan sonra bende hemen amına yöneldim hem yalıyor hemde iki parmağımı amına ileri geri ediyordum. kuzenim orda hemen boşaldı tabi üsütme üstümü hep yalattım ona . sonra bana arkadan çalış dedi kızlığım bozulmasın diye. bende götüne sokmaya çalıştım ama girmiyodu çok dardı. biraz daha zorladıktan sonra başı anca girebildi ve 1-2 dk bekledim sonra hazır ol diyip oda ne hazırı diyene kadar hepsini bi anda kökledim . ama bi çığlık attı hemen aletimi çıkarayım derken yengemde su içmeye kalkmıştı hemen odaya gelip bizi gördü ve ne yapıyorsunuz burda dedi . bizde utancımızdan bişey söyleyemedik. yengem bana niye haber vermediniz dedi . bizde şaşardık. yengem hemen gelip sikimi yalamaya başladı oyle bi yalıyorduki sanki hiç ilişikiye girmemişte tüm zevkini aletimden alacak gibi. hemn ağzına boşaldım. bana hemen sıra sende dedi. bende hemen amını yaladım. hemen çak bana diye söylemeye başladı . o arada da kuzenim bizi bekliyormuş ne zaman bitecek diye bende kattılsam diye. hemen yengemin amının üstünde sikimi hafif hafif sürtmeye başladım . bana hadi becer beni orospunum dedi bende hemen sikini yaaş yavaş içeri sokmaya başladım. yengem bi ahh çekti bende büyük bir ohhh çektim. bu arada kuzenimde benm taşaklarımı yalıyor. bende hemen yengemin içine boşaldım . devamını 10.000 okunduktan sonra .
Kuzey kuzenim kardeşi ve ben güzel anlar
Ben 16yasında Amasyalı bir çocuğum ayrıca biraz kızlara düşkunum dur .kuzenlerim bize tatile g geldiler. Kuzenimin ailesi ve de benim aile çarşıya gittiler evde yalnız ben kuzenim ve de kardeşi kaldı . kuzenim 17yasında kardesıde 14 yasında . kuzenimle ben oturma odasın da kardeşi ise çocuk odasında bilgisayar oynuyordu biz oturuorduk kuzenim bana canım sıkıldı dedi bende ne yapmak istersin dedim yanıma iyice yaklaştı ev çok sıcak dedi .film izleyelim dedi bende ne istersin netür bir film istersin dedi biraz sex içeren bir film dedi bende TV de n buldum ve de açtım izliyorduk benim bundan da canım sıkıldı dedi . ben de senin asıl istediğin ne dedim oda biraz macera dedi ben de yüzüne iyice yaklaştım ve de onu dudağından öptüm yüzü biraz güldü sonra o beni öptü iki uç dk boyunca öpüşdük sonra ben mutfaga gidip su içtim geldigimde yatmıştı gel dedi bana gittim ayağa kalkti ve benim aletibokşamaya basladı ne yapıyorsun kard sin gelir dedim bis ey olmaz dedi. Bende tamam dedim pontolonomu aşğı indirdi boxerimide çıkardı benim aleti yalamaya başladı otuz dk felan yaladı ben de onunla terardan öpüstüm tabi eelrimde onun pantollununu indirdi ben de onsoydum amını yalamaya başladım baslayala bir ikidk an ca oldu kardeşi bir anda içeri girdi yüzümü baktı ben ona lütfen kimseye bisey soleme tamam mı dedim oda bir şartla dedi ney şöle dedim bende size kkatılacak dedi bende kabul ettim benimde işime geldi küçük kuzenim amı çok dardı ama yinede sokuyordum inliyordu ama kendisi istedi ikisinde agzına boşlttım hepimizd e keyif almıştıl bizde 2ay boyunca kaldılar ve her annem gil çarşiya gitmesinde sikişiyorduk
28 Ağustos 2014 Perşembe
KOCAM BANA YETMEYİNCE ARKADAŞINI ÇAĞIRDI
Ben Gülay 35yaşındayım kocamın adı cemil 45yaşında konyadan sizlere yaşadığımız çok güzel bir anımızı anlatacağım.ben türbanlı ve kapalı giyinen oldukça güzel ve alımlı bir bayanım.memelerim sert ve dik kalçalarım geniş hele dar etek giyinince çok güzel görünür.kocamı seviyorum ama artık bana yetiştiremiyor aleti biraz küçük.bense beni doyursun istiyorum.bu konuları konuştuk ve beni anlayışla karşıladı.beraber evli çiftler bölümündeki hikayeleri araştırırken birine rastladık.adı sedat 37-38yaşlarında ama oldukça genç görünen biriyle tanıştık.zamanla işi ilerlettik ve buluşmaya karar verdik.tarif ettiği yere gittik oldukça genç görünüyordu saçında ak bile yoktu 1,73boylarında 72kğ ağırlığındaydı.karısının kendisini anlamadığını ve mutsuz olduğunu söyledi.evli ve tecrübeli,karısının böyle fantazilerden uzak olduğunu söyledi.bizde kendi durumumuzu anlattık olayın gizli kalması gerektiğini söyledik oda öyle olacağını söyledi.sonra evimize gittik eve girince sıcaktan ben türbanımı ve elbiselerimi çıkarmaya başladım.kocamla sedat oturdular beni seyrediyorlardı.vücudum açıldıkça sedat heyecanlanıyor ve önü kabarıyordu.sedatın yanına gittim ve onu öpmeye başladım. Kocam Doyuramıyordu, doyurucu buldu…Sanki beni emiyordu önünü açtım ve yarağı meydana çıktı 18cm civarında dik ve korgibi sıcaktı hemen yalamaya başladım.kocam soyunuyor hemde sedatı soyuyordu sedatın siki onuda heyecanlandırmıştı uzunca yaladıktan sonra kocam beni sedatın sikinin üstüne kendi elleriyle yerleştirdi.ben sikin üstünde şahlanırken kocamda benim her yerimi öpüyordu.sedat gerçekten güzel sikiyor ve beni doyuruyordu köküne kadar oturmuştum çünkü.ikimizde zevkin doruklarına ulaşınca kalktım ve fışkıran menileri hem yaladım hemde her yerime sürdüm kocamda benim sürdüğüm yerleri yaladı.sonra banyoya geçtik ve hem yıkanıyor hemde sevişiyorduk.kocamla sedat beni aralarına aldılar hem yıkıyorlar hemde öpüyorlardı hele sedat memelerimi sıkıyor seviyor kalçalarımı avuçlarına alıyor ve eziyordu.ben şimdiye kadar hiç böyle sevilmemiştim.kocamda sedata bakıyor ve onun yaptıklarını yapmaya çalışıyordu.donra sedat arkama geçti ve eliyle amımı sulandırdıktan
sonra amıma öyle bir geçirdiki o zevkle ellerimi duvara dayadım kocamda memelerimi yokluyordu.sedat arkamda şakır şukur beni sikiyordu bende havalarda uçuyordum.kalçalarımdan sıkıca tutuyor ve sokup sokup çıkarıyordu beni kocam hiç böyle sikmiyordu ben ilk defa zevkli saatler geçiriyordum derken zevk sularını içime boşalttı.sonra yıkanıp çıktık artık sikicimi bulmuştum.onlar oturdular ben onlara içecek birşeyler getirdim ortalarına oturdum onlar içerken ben onların sikleriyle oynuyordum.onlarında birer elleri amımla ve memelerimle oynaşıyordu.sonra yatak odasına geçtik beni yatağa yatırdılar ve her yerimi öpmeye yalamaya başladılar.bu arada sikleride kalkmaya başladı.sedat benim amımı yalıyordu bende kocamın sikini yalıyordum.uzun bir yalamadan sonra sedat sikini amıma sürtmeye başladı çok zevkli oluyordu amım iyice sulanmıştı birden amıma öyle bir sapladıki sanki beni delip geçecekti ben böyle hiç sikilmemiştim sanki uçuyordum soktukça her tarafım zangır zangır titremeye başladı.sonra ofışkırıyor bende ilk defa orgazm denen duyguyu yaşıyordum kocam bakakalmıştı.beni hiç böyle görmemişti.sedat bana o gün değişik duygular yaşattı.kocamda çok memnun olmuştu tekrar temizlendik ve veda vakti geldi. Ona birdahaki sefere kızkardeşimi getireceğimi söyleyince dahada sevindi.
Dağda arabamız bozuldu, ben sikildim
Dağda arabamız bozuldu, ben sikildim
Kocam geçen sene yıllardır hayal ettiği 4x4 bir cip aldı. Bahar mevsimine girmiştik. Havalar sıcaklamış, kışın kapalı havalarda evde, alışveriş merkezlerinde kapalı kalmanın verdiği karamsarlık yerini bir coşkuya bırakmıştı. Yeni arabanın hevesiyle bir hafta izin aldı, beni de başımın etini yiye yiye ikna etti. Arabaya atlayıp dağ bayır geze geze, plansız, programsız, kestirmelerden, dağ yollarından güneye kadar inecektik. Yeni evliydik, ateşimiz başımızda, bahar havasının kışkırtan sıcaklığı da eklenince, dağ bayır geziyor, her fırsatta, her tenhada mola verdiğimizde yemekten önce birbirimizi yiyor, karnımızı sonra doyuruyorduk. Üzerimde sütyensiz askılı tişört, minicik bir etek, bacaklarımda siyah, ince jartiyer çorabı… Yollarda hem tuvalet zorluğu olmasın, hem kocamla sevişeceğimiz zaman hazır olayım diye altımda külot yok…

Yol ne kadar tenhalaşsa ben o kadar muzurlaşıyorum. Zaten mini olan eteğimi kaldırıp jartiyer çorabımın dantellerini, külotsuz amımı ona gösterip kızıştırıyorum, azdırıyorum kocamı… Arabayı kullanırken kucağına kaydırdığım elimle pantolonun fermuarını indirip sertleşmiş sikini iyice kaldırıyorum okşaya okşaya… Sonra eğilip başımı kasıklarına gömüyorum, yalaya yalaya mahvediyorum.
Kamyonların yanından geçerken iyice yavaşlıyor kocam… Bir eli direksiyonda, bir eli eteğimi sıyırmış, çıplak kalçalarımı okşar vaziyette, ben sikini yalarken kamyonun şoförüne bir an seyrettiriyor, adam gözlerini faltaşı gibi açınca gaza basıp uzaklaşıyor. Şoförün tepkisini, neler yaptığını kahkahalarla anlatıyor bana… Sonunda dayanamaz hale gelince, bir ara yola, ağaç altına çekip başını eteğimin altına gömüyor, çoraplı bacaklarımı okşaya okşaya amımı dillemeye başlıyor… Sonra da ya kucağına oturtturuyor, ya da dışarıda kaputun üstünde acımasızca içime girip işimi bitiriyor…

Sevişirken kameraya çekiyor bizi… Ya da ben ona seksi pozlar veriyorum. Dans ederken, kendimi okşarken, yolun kenarında yanımızdan arabalar geçerken tişörtü bir anlığına indirip çıplak memelerimi kameraya gösterirken… Bir köy restoranında yemek yerken, etrafta insanlar varken ben eteğimi kaldırıp çıplak amımı parmaklarımla ayırırken… Öyle çılgınlıklar yapıyorduk, birbirimizi öyle tahrik ediyorduk ki…
İlk günün sonunda bir pansiyonda kaldık. Gece şömine ateşinin karşısında şarap içtik, seviştik, yatıp uyuduk. Sabah kalkıp kahvaltıdan sonra yolumuza devam ettik. Kocam cipi denemenin, öğrenmenin hevesiyle sürekli haritadan bakarak ara yollardan, arabanın gücünü sınayacak bozuk dağ yollarından seçiyordu rotamızı… Bir önceki gün yaptığımız şekilde güle eğlene, öpüşe sikişe yol alıyorduk.
Akşama doğru her iki tarafı yaşlı çam ağaçlarıyla kaplı, yüksek bir dağın tepesine doğru kıvrıla kıvrıla yükselen daracık toprak yolu aşmaya çalışıyorduk.
Dağın zirvesini aştıktan sonra beş on kilometre ileride dağ eteğinde yer alan turistik bir kasabada kalacaktık. Fakat yol hem bozuk, hem de aşırı dikti. Cipin güçlü motorunun bile zorlandığını sesinden anlayabiliyordum. Virajlı dağ yolunda fazla hız yapamadığımızdan vakit iyice ilerlemiş, akşam olmaya başlamıştı bile… Biz hala dağın tepesine çıkmaya çalışıyorduk. Sonunda olan oldu. Motordan sesler gelmeye, araba teklemeye başladı. Biraz sonra da tamamen sustu. Tık yoktu. Akşamın alacası inmeye başlamış, etrafta in cin top oynuyor… Arabada yiyecek var, ama dağın tepesinde hava iyice soğuk, titremeye başladım. Motor çalışmadığından kalorifer de yok.
Tabi ilk aklımıza gelen telefonla yardım istemek oldu, fakat maalesef… Sinyal yok, ikimizin de cep telefonları çekmiyor dağ başında… Yardım isteyemiyoruz. Rüzgar kuvvetlenmeye başladı, ağaçların arasında uğultular çıkararak estikçe ben kocamın koluna sarılıyorum korkuyla… Birkaç saat önce neşeyle birbirimize saldıran, oynaşan biz değiliz sanki… Haritaya baktık, kasabaya varmamıza daha nerden baksan otuz kilometre var. Dağın başında kalakalmış durumdayız. Uzun örgü ceketimi giydim biraz sıcak tutar belki diye…
Biraz ileride ağaçların arasında aşağıya doğru inen bir patika yola ilişti gözüm, kocama gösterdim. Traktör tekerlek izleri sanırım, toprak yolun iki yanında devam edip giden çukur açmış. Daracık patika yoldan biraz aşağı indiğimizde ağaçların üzerinden yükselen bir duman gördük. Bir baca… Bir ev… Bir soba… Mutlaka birileri olmalı diye düşündük. Heyecanla, ayaklarımız çamurlu yoldaki traktör tekerleğinin çukurlarına gire çıka, tökezleye koştura yoldan aşağıya indik.
Biraz sonra taş duvar üzerinde yükselen, ağaçtan yapılmış, güzel görünümlü orman evi tipinde bir ev çıktı karşımıza… Biraz sevinç, biraz merakla kapıyı çalıp seslendik. Kapı gıcırtıyla açıldı… Hani orman ayısı derler ya, o türden bir herif duruyordu karşımızda… Öyle uzun boylu ki, kapıya vurmamak için başını öne eğmiş, kapının genişliğinde bir şey…

Kalın bir sesle,
- Buyur beyim.. diye bizi bir süzdü önce… Durumu anlattı kocam, arabamızın bozulduğunu, yolda kaldığımızı…
- Bu saatte nerden bulucanız? Sabah yiğenim kasabaya incek, yardım getirir. Telefon falan çekmez burlarda… Gelin içeriye… deyip içeri buyur etti.
Gözlerini kaçırarak da olsa bana bakıyordu ayıcık… Örgü ceketimin düğmeleri açık duruyordu, askılı bluzumun meydanda bıraktığı sütyensiz memelerim ilgisini çekmişti anlaşılan… Of, erkeklerin her zamanki yılışık ilgisi… Bu dağ başında da aynı şey… Ceketin önünü örtüp manzarasını kapattım hıyarın… İçeriye girdik.
Dağ eviydi girdiğimiz ev… Televizyon, çanak anten, her yer halılarla kaplı, her yer ahşaptan… İçkinin türlü çeşidi olan tıka basa dolu bir dolap… Yigenim dediği yakışıklıca bir genç geldi, çekinerek hoş geldiniz dedi, adamla bir şeyler konuştular,
- Benim gitmem lazım… diyerek çıktı. Kocam arkasından bakarak adama,
- Köyde tamirci varsa bir haber etseydik… dedi.
- Beyim, onun işi köyde değil. Ben size çay koyam, içiniz ısınır önce… dedi.
Çayı demledi şöminedeki odun ateşinin üstünde… Çayı beklerken sohbet etmeye başladılar. Üstü kapalı anlattı ama, anladığım kadarıyla içki imalatı, içki sigara kaçakçılığı falan bir şeyler karıştırıyorlarmış dağ başında… Adı da Kazım’mış.
- Bizim işimiz içki sigara beyim… Başka pislikler yoktur bizde… diye anlattı kocama.
Bir yandan da kaçamak bakışlarla bana bakıyordu. Uzun örgü ceketimle oturuyordum ama oturduğum yerde önü açılmış, yine askılı tişörtün dekoltesinden memelerim meydana çıkmıştı. Bacak bacak üstüne atınca da bacaklarım dizlerime kadar açılmıştı. Şöminenin sıcaklığından gevşemiştim. İstifimi bozmadım, varsın bakıversin, bu dağ başında evine aldı ya bizi… Çay demlenince birer bardak doldurdu, sıcak sıcak… Birkaç odun daha attı şömineye, dışarıya çıktı. Kocama,
- Herif ayı gibi ha… diyerek gülümsedim çayımı yudumlarken… O da güldü,
- Çayları verirken gözleri patlayacaktı memelerine, bacaklarına bakarken… Sen de az değilsin ha… Memelerini, bacaklarını yaydın kaldın adamın önünde… Böyle giderse sana kaymak ister bu herif… Azmıştır bu dağ başında buralarda…
- Ayyy hemen yazdın senaryoyu… Sıcaktan mayıştım kaldım ne yapayım… dedim gülerek, sonra ciddileştim. Kocacım, istersen hemen çıkıp kaçalım, başımıza bir şey gelmeden… Uzanıp bacaklarımı okşadı, eli eteğimin altına kayarken,
- Saçmalama Gül… Bu gece karanlığında nereye gideceksin? Aslında tabi fena fikir değil. Aynı beraber izlediğimiz seks filmleri gibi… Adam ayı gibi, seni altına alsa, şurda bir güzel becerse… Offf… Ne güzel olurdu…
- Asıl sen saçmalama… O ayı karını sikecek, sen de izleyecek misin yani? Dedim eline vurarak… Amım ıslanmıştı okşayan elinden, hem muhabbetin konusundan…
- O filmleri izlerken böyle konuşmuyordun ama… Filmi seyrederken o zenciler gelip beni sikse diye kıvranıyordun altımda… Al sana zenci işte… Hem boyu iki metre nerdeyse, hem esmer tenli… Ağzı, elleri kocaman, pala bıyıkları da var üstüne üstlük… Şalvarını indirse, kesin kol gibi yarağı da vardır bunun…
- Hadi, saçmalama aşkım… Beni dinle… Adamın bakışları kötü, beğenmedim. Kalkalım, arabada yatalım bu gece…
- Emin misin? Soğuktan donarız bak…
- Bu ayının beni zorla sikmesinden iyidir hiç olmazsa… Kalk hadi…
Kocam kalktı istemeye istemeye… İçeriye, mutfakta uğraşıp bir şeyler yapan adamın yanına gitti,
- Kazım biz kalktık. Çaya teşekkürler… diye seslendi.
-Aaa noldu beyim bi kusur mu ettik? Beraber yemek yiyelim. Hem bu soğukta gece boyunca napcanız, nerde bekliceniz ?
-Arabada kalırız. Ne yapalım, senin düzenin kendine göre, bizi yatıracak yerin yoktur falan…
- Beyim, kalın burada kıvrılır yatarız. İçeride bi oda daha var yani…
- Yok yaa.. Sağolasın, biz dediğim gibi gidelim, seni rahatsız etmeyelim… diyen kocam içeri geldi, elimi tutup kaldırdı. Kapıya döndüğümüzde ayı mutfağın kapısında elinde koca bir tüfekle dikiliyordu,
- Beyim, gusura galma… Heç sizi salmam bu gece… Oturup yemek yir, iki muhabbet eder, yatarız.
Yatarız derken gözleri döne döne benim üstümde dolaşıyordu. Adamın niyeti belli olmuştu. Bu koca adam beni sikmeden bırakmayacaktı bu gece… Yıldırım gibi gözümün önünden şimdiye kadar geçtiğimiz ve önümüzde geçeceğimiz kilometrelerce patika yollar, ıssız, insansız dağ manzarası, çekmeyen telefonlar, çalışmayan arabamız geçti. Sonra da kocama doğru sallayıp durduğu tüfeğin namlusu…
Kocam da durumu anlamış olmalı ki, çaresiz gözlerle bana baktı bir an… Gözlerimizle anlaştık. Yapacak hiçbir şeyimiz yoktu. Bu çam yarmasına boyun eğmek ve bu geceyi hasarsız atlatmak için ne istiyorsa yerine getirmemiz gerekiyordu. Yine de yiğitliğe bok sürmemek için sanırım, önüme atılıverdi. Aslında hiç de öyle ölürüm de namusumu vermem diyecek tiplerden değildi kocam… Ödü patlardı böyle şeylerden…
- Ne demek Kazım? Bizi tehdit mi ediyorsun sen? Kazımın fincan gözleri parladı, elini şalvarının önüne götürdü, çadır gibi olmuş şalvarın içindeki şeyi avuçladı bize göstere göstere… Tüfeğin namlusunu kocamın göğsüne tuttu,
- Yok beyim… Vaziyeti anlatıyom. Aslında anladınız da… Hadi, pabuçlarınızı çıkarın, üstünüzü de… Yalınayak kaçmaya kalkmazsınız dağın başında… Çıplak ayacıklarınız taşın üstünde on metre gidemezsiniz. Beni de üzmemiş olursunuz. Hava da buz gibi… Kaçayım deseniz donar kalırsınız… Zaten yigen dışarıda, elinde keleşle nöbette duruyor. İki adım gidemezsiniz.
Eğilip ayakkabılarımızı çıkardık uslu uslu…
- Üstünüzü de diyerek hatırlattı.
Kocam ceketini, gömleğini çıkardı. Ayağında bir pantolonu kalmış, kılsız tüysüz üst kısmı meydana çıkmıştı. Ben de uzun örgü ceketimi çıkardım korka korka… İncecik, askılı tişörtüm ve mini eteğimle kaldım ben de… Korku ve heyecandan, yaşayacağımız gecenin belirsizliğinden titriyordum, meme uçlarım kabarmış, parmak gibi tişörtün kumaşının altından görünüyorlardı. Adeta çıplakmışım gibi, ellerimle memelerimi örtmeye çalıştım. İki adımda yanıma geldi çam yarması,
- Gorkma yavru guşum… diyerek memelerimi örten elimi aşağıya indirdi kocaman kıllı eliyle tutarak… Tişörtün dekoltesinden zaten ucuna kadar görünen gerdanıma, kumaşı zorlayan iri memelerime, uçlarına baktı yalanarak… Benden zarar gelmez… Dediğimi yaparsanız yani… Hadi sofrayı kurun bakalım bize, mutfakta her şey hazır… Ben de ocağı harlayayım da, bu incecik şeyle üşümeyesin cıblak cıbıldak…
Kocaman, kürek gibi elinin içinde çocuk eli gibi kalmıştı elim… Ateş gibi yanıyordu eli, içim ürperdi. Başımı yukarıya kaldırıp simsiyah pala bıyıklarına, altındaki etli dudaklarına baktım. O pala bıyıkların bedenimde dolaşmasını istedim bir anda… Kasıklarımdan yukarı doğru bir alev dalgası yalayıp geçti bedenimi… Gözlerimi kaçırdım, kocama baktım. Gülümseyerek, anlayışla bakıyordu sanki bana… Ne düşündüğümü, içimden ne geçtiğini anlamış gibiydi.
Kazım masanın başına geçti oturdu, bize baktı görevimizi hatırlatırcasına… Mutfağa yöneldim, kocam arkamdan geldi. Sessizce adamın hazırladığı yiyecekleri, tabakları içeriye taşımaya başladık. Üstümdeki korku gitmiş, alışmaya başlamıştım. Sanki tatile gelmişiz gibi davranıyordum. Güzelce hazırladım sofrayı… İçeriye gidip gelirken evdeki gibi kalçalarımı sallaya sallaya, mini eteğimi savurta savurta yürüyordum. Kazım’ın sikici bakışları üstümde dolaştıkça hoşuma gidiyordu.

Kocam da yardım ediyordu bana… İçkileri de getirmemizi istedi Kazım. Kocama seslenip yukarıdaki raftan almasını söyledim. Uzanıp rakı ve kırmızı şarap şişesi aldı iki tane, elime tutuşturdu… Alıp gidemedim, şişeleri bırakmamıştı elinden… Yüzüne baktım… Hınzır bir gülümseme vardı yüzünde… Fısıldayarak,
- Bakıyorum dünden hazırsın karıcım… Ceylan gibi sekip duruyorsun adamın önünde… Pek korkmuş gibi bir halin yok… Ben de gülerek gözlerine baktım,
- Ne yapalım, başka çare var mı aşkım? Adam ne istiyorsa yapmak zorundayız. Dağın başındayız geceyarısında… Adamın elinde tüfek…
Önümü kocamın kasıklarına bastırdım. Mutfak bankosuna dayanmıştı, pantolonun önündeki kabarıklığı kasıklarımda hissedebiliyordum. Üstü çıplaktı. Soğuk içki şişelerini iki göğsünde gezdirince ürperdi, minik meme uçları kabarıverdi soğuk temasla… Dudaklarından öperek,
- Adamın biri beni sikmeyi çok istiyor diye canımdan olamam… Sen de istemezsin bunu değil mi? Karşı çıksak bile önce seni halleder, sonra beni istediği gibi siker bu adam… Belki ikimizi de…
Elini eteğimin altına daldırıp jartiyer çorabımın açıkta bıraktığı ve ıslanmaya başlayan kadınlığımı avuçladı. İnledim. Parmaklarını am dudaklarımın arasından geçirip ıslaklığını aldı, çıkarıp burnuna götürüp derin bir nefesle kokusunu içine çekti…
- Mmm… Anlaşılan bu gece çok sıcak olacak… Benim dişi ceylanım iyice kızışmış… Güldüm, arkamı dönüp elinden kurtuldum, içeriye giderken omzumun üzerinden,
- Aptal şey… diye cilvelendim kocama…

Oturup yemeğimizi yedik. Güzel bir et yemeği, yanına pilav hazırlamıştı Kazım, iyi bir aşçıydı adam… Erkekler rakı içti, ben şarap… Kocamın gözleri kızarmıştı iki kadeh sonra… Adamsa iyi içiyordu. Gözleri sürekli üstümdeydi. İçkilerin verdiği hararetle ortamdaki gerginlik kaybolmuştu şimdi… Gülüp konuşmaya başlamıştık. Tüfek duvara dayandığı yerde duruyordu, kimsenin baktığı yoktu. Sanki ahbabımızın evine yemeğe gelmiştik kocamla…
Rakı şişesini bitirdiler, Kazım içeriye bir şişe daha getirmek için gitti. Kocam elini masanın altından bacaklarıma attı. Okşaya okşaya yukarılara çıktı, amımı avuçlayıp sıktı. İnledim dudaklarımı ısırarak… Bacaklarımı kapatıp elini hapsettim o amımı kurcalarken…

Kazım gelirken çekti elini… Gözüme baka baka parmaklarını kokladı tekrar… Yemek bittiğinden sofrayı toplamaya karar verdik. Eğiliyor, kalkıyor, arı gibi mutfakla oda arasında gidip geliyordum. Sonunda bitirdim, odaya geldim. Odanın bir köşesindeki şark köşesine kurulduk. Alçak bir divan, yastıklar, yerde uzun tüylü beyaz bir post… Duvarlarda asılı üç tane gaz lambası yanıyor titrek, loş ışıklarıyla…
Biz kocamla divanda oturuyoruz, Kazım da önümüzde yerdeki postekinin üstünde… Onlar rakı içiyorlar, ben votka limon… İçkilerimizi içerken sohbet ediyoruz. Kazım’ın gözleri otururken iyice açılan mini eteğimde, durmadan anlatıyor. İçinde silah, dövüş, jandarma, hapis olan korkunç hikayeler… Ben ürperiyorum bu vahşi adamı dinlerken… Beni anlıyor gözlerime bakınca, rakısından koca bir yudum çekiyor, elinin tersiyle pala bıyıklarını silerken,
- Gorkma gulüm… Benden zarar gelmez. Napcan, burada hayat böyle işte… Dağın başında, kadınsız… Çok zor bizim hayatımız…
Gözleri bacaklarımda dolaşıyor yine… Ayaklarımı oynatıyorum. Büyülenmiş gibi ince siyah külotlu çorabın altından parlayan kırmızı ojelerimden gözünü ayıramıyor mıknatıs varmış gibi… Hoşuma gidiyor ayaklarıma sikici bakışlarla bakması… İçim kabarıyor…
Rakı kadehleri boşalınca ağır hareketlerle kalkıp içki getiriyorum, kadehlerini dolduruyorum. Kazım’ın kadehini doldururken iyice eğiliyorum, memelerimi gözünün içine dayarcasına… O da gözünü ayıramıyor zaten… Kocamınkini doldururken arkamı dönüyorum, domalır vaziyette yavaşça içkiyi kadehe akıtıyorum. Mini eteğimden jartiyer çorabımın bittiği yeri, hatta şeftalimi gördüğüne emin olana kadar oyalanıyorum. Sonra tekrar ayaklarımı ona doğru uzatıp kocamın yanına uzanırcasına oturuyorum divana…

İçkinin yanına meze diye mutfaktan meyve getirip oturduğum yerde bağdaş kurarak soyuyorum, dilimliyorum, erkeklere veriyorum meyve tabaklarını… Kazım iyice terlemeye başladı, bağdaş kurmuş bacaklarımın arasına uzanacak nerdeyse… Bardağını bir dikişte kafasına dikiyor hırsla… Gülüyorum,
- Aaa, Kazım biraz yavaş… Biraz soluk alayım, sigaramı içeyim ben de… diyerek masanın yanına gidip aldığım içkiyle kadehini tekrar dolduruyorum. Dans edercesine hareketlerle gelip tekrar yerime oturuyorum.
- Gusura bakma yenge… diyerek kalktı, duvara dayalı dolabın kapağını açtı.
Dolabın içi tıka basa kaçak sigara dolu. Her çeşit var. Bir tane light sigara alıp yanıma geldi. Paketi açıp bir tane uzattı bana, çakmağıyla yaktı. Bir nefes çekip O şeklinde yuvarladığım kırmızı rujlu dudaklarımın arasından ona doğru savurdum dumanını… Ciğerlerine kadar çekti dumanı…
Başımı kocamın kucağına koyup bacaklarımı karnıma çektim. Oturduğu yerden bacaklarımı kalçalarıma kadar, olduğu gibi görebiliyordu. Farkında değilmiş gibi yapıp eteğimi çekiştirip kutumu örtmeye çalıştım.

- Ah, beyim dedi iç geçirerek… İyi ki arabanız bozulmuş. İyi ki buraya geldiniz. Sayenizde insan gördüm. Kadın gördüm. Öyle zor ki bu dağ başında kadınsızlık… Kimse bana böyle hizmet etmemişti bugüne kadar… Çok zor… Çookk… Off… Bilemezsiniz… diyerek tekrar kadehi kafasına dikti.
Kocamın sikinin sertliğini yanağımda duyabiliyordum. Çaktırmadan elimi uzatıp sertliğini sıktım avucumda… Saçıma asıldı. Odada üç tane gaz lambası vardı. Televizyon buzdolabı için jeneratör kullanıyordu. Duvardaki televizyonu görünce,
- Kazımcım, televizyonu açsana biraz, ses olsun, müzik falan vardır, dedim.
Kalkıp açtı televizyonu… Bu dağ başında, bu abaza heriften ne beklenir ki… Tahmin etmeliydim. Daha önce kaldığı yerden açıldı televizyon. Şifreli kanallardan birinde porno film oynuyordu resmen… İki adam kadının birini beceriyorlar. Biri sikerken, diğeri kocaman sikini ağzına vermiş, kadın yediği kalın yarakla ciyak ciyak yeeesss… yeesss… fuck me… diye bağırıyor. Kazım gözlerini benden ayırmadan, sanki çok normal bir şeymiş gibi,
- İşte beyim, bizim dostumuzı, kadınımız bunlar… Geceleri de, gündüzleri de yalnızız hep, bunları seyredip dururuz…
Gözümüz ekrana kilitlenmiş, iki erkeğin arasında sikilip duran kadının feryatları kulaklarımızda, soluksuz izliyoruz. Kazım ayaklarımın dibinde oturuyordu. Gözümün ucuyla onun filmle değil, benim bacaklarımla ilgilendiğini görebiliyordum. Ayaklarımı oynattım. Kırmızı ojeli tırnaklarım parladı televizyonun ışığında. Birden kocaman elleriyle ayağımı kuş gibi arasına alıp avuçladı, öpmeye başladı.
- Heyy… Ne yapıyorsun Kazım? diye çektim ayağımı…
- Gusura bakma yenge, dayanamadım… diyerek tekrar eline aldı, öpmeye devam etti. Kocam zevahiri kurtarmak istercesine sert bir sesle,
- Kazım, ayıp oluyor ama… Ben buradayken… Benim yanmda karıma sulanıyorsun. Ayıp değil mi yaptığın? diye diklendi. Sanki ekranda seks filmi seyreden biz değilmişiz gibi, biraz komik bir durumdu tabi… Kazım inlercesine kocama yalvardı,
- Beyim nolur gusuruma bakma… Yalnızlık zor… Kadınsızlık çok zor burada…
Yerinden hızla kalktı. Telaşlandım, eyvah, tüfeği almaya mı gidiyor acaba diye korktum. Ama yandaki odaya gitti. Geri geldiğinde elinde bir tomar para tutuyordu. Kocama uzattı,
- Beyim, nolur izin ver… Biraz kadın kokusu duyam… Öpem, koklayam… dedi.
Eşimle şaşırıp kalmıştık. Birbirimize baktık, kaldık. Tamam, bunu konuşmuştuk, anlaşmıştık, adam ne isterse yapacaktık. Tüfek hala kenarda dayalı duruyordu. İstese zorla yapabilirdi, daha kötü şeyler başımıza gelebilirdi. Bunun yerine adam bize, kocama daha doğrusu, para uzatıyordu. Tüfeğe baktığımızı görmüştü,
- Ben zorla istemiyom beyim… dedi. Gozellikle olsun. İsteye isteye olsun. Filimdeki gibi olsun… Filimdeki kadın gibi olsun…
Kocam cevap verirken az önceki sertlikten eser kalmamıştı sesinde…
- Yani Kazım… Yine de ayıp oluyor. Sen aynı durumda olsan karını başkasına para için verir miydin? diye yol yapıyordu.
- Beyim inan verirdim. Sen bilemezsin kadınsızlık nedir… Hem kötülük yok ki bunda… Biraz sevecem oksayıp öpecem sadece… Zorlamam beyim.. deyip paraları kocamın eline tutuşturdu. Kocam bana baktı, para tomarını pantolon cebine tıkıştırırken Kazım’a,
- Sen mutfağa kadar git, ben karımla konuşayım, ikna edeyim… dedi. Kazım mutlu bir şekilde odadan çıktı. Eşimle şaşkınca bakıştık.
- Az orospu değilsin. Delirttin herifi…
- Ayy ne yapayım aşkım… Adam o kadar iyi niyetli ki… Aslında hiç tipim değil ama hem hoşsohbet, hem biraz oynaşırız, fena mı olur?
- Zaten tüfek kurşunu yemekten iyidir. Ben tecavüz beklerken olanlara bak… Üstüne bir de dünyanın parasını verecek saf… Sadece öpüp koklayacakmış… diyerek güldü sessizce… Gerinerek,
- Eh, öpüp koklasın o zaman kocacım, iznin olursa… dedim. Ama işi öpüp koklamakta bırakırsa, sen işimi bitirirsin tamam mı? Bir güzel sikersin beni… Akşamdan beri azdım, kudurdum…
Biz konuşurken içeriden su sesleri geliyordu. Yıkanıyordu sanırım… On dakika sonra içeriye girdiğinde, üstünde sadece bir peştamal vardı. Önündeki kabarıklık acaip duruyor, heyecan verici görünüyordu. Yanımıza geldi, önümde diz çöktü, ayaklarımı okşayıp öpmeye başladı. Cilveli bir sesle,
- Sadece öpücen, okşayacan, kokumu çekeceksin, di mi Kazımcım? Fazla ileri gitmek yok değil mi? diye sordum işveli işveli… Kazımcık ağzı kulaklarında, zevkten dört köşe olmuş vaziyette,
- He yenge… He… Aynen dediğin gibi… Hele biraz izin ver de öpem, koklayam seni… diyerek bacaklarımı ayırdı.
Kazım koca ağzıyla bacaklarımı yalıyor, emiyor, pala bıyıkları firça gibi sürtüyor… İlk defa bıyıklı birisi ile sevişiyordum… Hem de böyle uzun, sert, pala gibi bir bıyıklıyla… Bir eli memelerime geldi, üstten okşamaya başladı. Koca avucu içinde sütyensiz memem kayboluyordu. Doğrulup dudaklarıma yaklaştı. Aç kalmış ayılar gibi dudaklarımı emip koca diliyle ağzımda dolaşıyordu. Ağzım ağzında kayboluyor, bıyıkları hoş bir gıdıklamayla boynumda dolaşıyordu… Beni zevkten ürperten bıyıklar memelerime indi…

- Kurban hele çıkar elbiseyi, rahat edek… Kokunu duyam… Tadını alam…
- Bak Kazım, sadece öpmek koklamak var tamam mı? Daha ileri gitmeyeceksin. Söz verdin… diyerek ayağa kalktım.

Tişörtün askılarını indirdim. Belime kadar sıyırdığım tişört memelerimi meydana çıkarmıştı. Onu belimde bırakıp eteğimin kopçasını açtım. Kalçalarımı oynata oynata eteğimi sıyırdım, aşağıya indirdim. Üstümde sadece bir çift jartiyer çorabı kalmıştı. Kazım önümde diz çökmüş bacaklarıma sarılıyor, elleyip öpüyordu durmadan… Artık olduğu gibi görünen, açıkta kalmış ağdalı amcığıma bakıp,
- Ohhh… Gurban… Bu ne böyle? Şekerpare gibi duruyor… deyip başladı oramı öpmeye…
Kocam divana uzanmış, uzandığı yerden sikini okşayarak bizi izliyordu. Amımın yalanmasından çok hoşlanırım. Kara kıvırcık saçlarına asılıp bir süre ayakta amımı öpüp yalamasına izin verdim. Sonra divana oturdum. O da peşimden geldi azmış erkek köpek gibi… Dudaklarımdan başlayıp göğüslerime geldi. Öpüp emiyor, uçlarını kalın dudaklarının arasına alıp çekiştiriyordu. Elleri vücudumun her noktasında dolaşıyordu. Memelerimi okşayan bıyıklar aşağıya indi, göbeğimden kasıklarıma geldi. Amımı öpüp yalıyor, dili kürek gibi içime giriyor, dudaklarını çekiyor, klitorisimi emiyordu.
Bacaklarım titremeye başladı. Tatlı tatlı geliyordum. İçimden zevk sularımın aktığını hissediyordum. O da bütün akan suyumu yalıyor, içiyordu adeta… Bacaklarımla kafasını kıstırıp kasıldım, inledim zevkle, orgazmın zevkini çıkarmaya başladım. Dakikalarca… Ayımın kürek gibi dili beni uçurmaya yetmişti.
Kendime gelince ayaklarımı gevşettim. Kölemi serbest bıraktım. Ayaklarımı önüne götürdüm tekrar… Parmak uçlarımla peştemalın düğümünü çözüp sıyırdım. Kapkara, kocaman başlı, filmlerdeki zencilerin siki gibi bir azman çıktı ortaya… O koca şeyi kaygan çoraplı iki ayağımın tabanıyla kavradım, üstünden gidip gelmeye başladım. Kazım zevkle kendini arkaya atmış, inleyip duruyordu. Ayak tabanlarımda kocaman kafasını hissediyordum.
Kocam da yan tarafta bizi izlemeye devam ediyordu. Bir baktım, elindeki kamerayı işaret ediyor. Gizlice çekim yapıyordu. Kazım’ın sikini işaret edip kendi kolunu gösterdi. Kol gibiydi evet… Daha da heyecanlandım.
Kazım belimden tutup divanın kenarına çekti beni… Bacaklarında duran peştemalı yere fırlatıp üstüme geldi. Dudaklarımı memelerimi öpüp yalıyor, bir eliyle de o koca sikini tutup ıslak am dudaklarımda sürtüp duruyordu. Alev alev yanıyordu amcığım… Kıvranarak bacaklarımı kapatmaya çalışıyordum ama ne mümkün… Koca yarak sürtündükçe bacak aramda, sanki ateş değmiş gibi tenim yanıyordu.
- Kurban… İzin ver girem içine… Nolur kurban… diye diye inliyor, üstümde gidip geliyordu.

Ben kendimi kastıkça içime girmekte zorlanıyordu. Koç başı gibi kale kapımı zorlayan koca siki boylu boyunca amımın dudakları arasında gidip geliyor, bu bile bana yetiyor, zevkten çılgına çeviriyordu. İnleyip duruyordum ayımın altında…
- Kazımmm… Ohhhh… Ohhhh… Hani sadece öpüp koklayacaktın… Tadımı alacaktın? Kokumu alacaktın? Ohhh… Sokmak yoktu… Öyle anlaşmadık mı seninle? Ohhhh… Şimdi amıma girmek istiyorsun Kazımmm… Ohhh…. Diye dudaklarım kulak memelerinde inleyip dururken, sıcak nefesimi boynunda alıp verirken biliyordum ki ben böyle davrandıkça daha da coşacak, saldıracaktı üstüme…
- Kurban biliyom, öyle dedim… Ama azıcık gireyim amına… Nolur? Bak fena oluyom… Ucundan azcık sokayım… İzin ver gadınım… diye sallanıyor, titriyordu üstümde debelenirken…
- Dur bi nefes alayım, kurban olduğum… diye ittim üstümden kaldırdım. Dibimde diz çökmüş, oturuyordu.
- Kalk ayağa.. dedim. Oturduğum yerde, burnumun dibinde koca yarak taş gibi kalkmış, ucunda zevk suları parlıyor.
- Ohaaaa.. Kazım, bu ne böyle…? At yarağı kadar… Yuhhh… Nasıl büyüttün bunu böyle? Bu beni parçalar beeee… diyerek aldım elime…

Parmaklarım zor birleşiyordu çevresinde… Başı bir mantar şeklinde sapka gibi… Parmak gibi kabarmış kan damarları tüm çevresinde dolanıyor… Altta koç yumurtası gibi kocaman taşakları sarkıyor…
- Bunlar padişah taşağı herhalde… Altı okka taşak dedikleri bu mu oluyor Kazım?
Elimle avuçladım bir, üstüne öbür elim iki , alttaki elimi tekrar üstüne koydum üç, başının bir kısmı hala dışarda duruyordu muhteşem aletin ! Dibinden başına doğru sıvazladım. Zevk suları çoğaldı ucundaki delikte… Dilimle alıp çevresine yaydım suları…. Sonra ağzımı kocaman açıp başını emmeye başladım koca aletin… Muhteşemdi… Adam esmerdi, aleti de daha koyu bir renk, zenci yarağı gibi değil ama oldukça koyu bir rengi vardı. Başladım komple, boylu boyunca dilimi gezdirmeye, yalamaya… Aletin açıkta kalan yerlerini de elimle idare ediyorum.
- Ohhhh be… Bu nasıl bir şey Kazım? Kocaman, muhteşem bir aletin var… Yedikçe yiyesi geliyor insanın… dedikçe zevkten dört köşe oluyordu ağzı kulaklarında… Kocam da gizlemeyi bıraktığı kamerayı alıp yanımıza yaklaşıyor, Kazım’ın koca sikini yalarken çekim yapıyordu.
- Ohhhh… Ye kurban ye… Nasıl istiyorsan ye… Bak beyin de hoşuna gitti… Kocam gaz lambasına bakıp,
- Işık az yaa… Görüntü iyi değil. Kazım başka ışık, lamba var mı evde?
Bu arada Kazım titremeye başlayınca ağzımı çektim koca sikinden… Hemen boşalmasını istemiyordum. Serbest kalan Kazım da kalktı, kalkık ıslak sikini sallaya sallaya gidip içerden bir seyyar lamba getirip yaktı, divana oturdu. Bana da,
- Gel gurban, biz işimize bakalım. dedi.

Önüne oturdum, kasıklarına eğilip muhteşemini tekrar ağzıma aldım. Az önceki gibi yalayıp yutuyor, ellerimle gövdesinin kalan yerlerini, taşaklarını okşayıp duruyordum. Koltuk altlarımdan tutup beni yukarıya çekti, kucağına oturttu. İçime girmek istiyordu.
Ben de artık girsin istiyordum ama ağırdan alıyor, kendimi ağırdan satmaya çalışıyordum. İçime almadan ıslak aletini am dudaklarımın arasına boylu boyunca alıp ağır hareketlerle yaylanmaya, öne arkaya gidip gelmeye başladım. O uzun aletin gövdesi boyunca klitorisimi okşuyor, zevkten delirtiyordu beni… Benimle beraber Kazım da inliyordu zevkten…
- Ohhh kurban… Eritiyon beni… Sal kendini sokam biraz kurban… Yalvarırım koyver kendini… Otur şunun üstüne… diye elleri kalçalarımda yoğuruyor, memelerimi sırayla emiyor yutuyor, pala bıyıklarını gerdanımın her yerinde, boyunlarımda dolaştırıyordu.
-Ooohhhh… Kazımmm… Sadece elleyip öpecem dedin… Şimdi amıma sokmak istiyorsun yaramaz… Böyle anlaşmadiık ki seninle… Olmaz ki böyle… Ohhh… Mımmmm… diye inleyip dururken kalçalarımı kazığının üstünde sallayıp duruyordum.
- Kurban bak, birazcık sokayım. Ucu giriversin amcığına… Hadi üzme beni… Dayanamıyom… Hadi…
- Bak, ucundan azcık sokacan, tamam mı? diye kalkıp sırılsıklam, alev alev yanan amcığımı kocaman olmuş aletin mantar şeklindeki kafasına dayadım.
Başı kapımı zorlaya zorlaya girdi. Kıllı ayımın boynuna sımsıkı sarılmış, titreyen dizlerimin üstünde zorlukla durabiliyordum. Zevkten geberiyordum. Kalçalarımı kavrayan kürek gibi eller sımsıkı tuttu, yavaş yavaş aşağıya indirmeye başladı beni… Daha fazla tutamadım kendimi… Öyle tatlı bir geriyordu ki am dudaklarımı, içimi öylesine tatlı tatlı, kalın kalın dolduruyordu ki… Kendimi geriye çektim. Araya eğilip baktım, amımın suları kara yarağın etrafından süzülüyordu beyaz beyaz, parlıyordu ışıkta… Biraz inip kalktım kalın sik içimi kütür kütür yararken bacak aramda duyduğum basınçtan gelmeye başladım. Daha yarağın hepsini içime alamadan, yarısında boşalıyordum. O da
- Ohhhh… Ohhh… diye homurdanmaya başlayınca onun da boşalacağını anladım.

İçimden çıkarıp önünde diz çöktüm, ağzıma aldım. Amımın suları yarağı boylu boyunca kaplamıştı, ellerimin arasında yapış yapıştı koca siki… Fışkırmaya başladı. Ağzımın içinde fişek gibi döllerini hissediyordum. Öyle çok geldi ki, nerdeyse boğulacaktım, ağzımın kenarından süzülmeye başladı fazlaları… Emmeye, elimle sıvazlamaya devam ettim. Birkaç kere daha fışkırdı, ağzım yüzüm dölleriyle doldu. Homurtularla inliyordu başını arkaya atmıştı. İnleyerek gözlerini açtı sonunda,
- Kusura kalma, çabuk geldim, seni mutlu edemedim… diyerek kalktı içeriye gitti.
Su sesi gelmeye başladı. Kendini yıkıyordu. Ben şaşırmıştım bu duruma… Erken boşaldığı için özür diliyordu. Halbuki ben de boşalmıştım onunla beraber… Ben de kalkıp banyoya gittim, elimi yüzümü yıkadım, döllerini temizledim. O da kendini kuruluyordu. Bana da havlu verdi, kurulandım. Sonra beni kucaklayıp içeriye götürdü. Divana yatırdı boylu boyunca,
- Kurban kusura bakma… Temin kaza oldu, çabuk geldim. Şimdi seni iyi ederim… diyerek yine amcığımı yalamaya başladı. Parmakları, dili yine delirtiyor, zevkten kudurtuyordu. İnliyordum altında,
- Hani sadece öpüp koklayıp bırakacaktın Kazımm? Yedin yedin bitirdin beni… Erittin… Napıyorsun böyle bana? Oramda bir şey kalmadı, yedin yuttun bitirdin erkeğim… deyince koptu gitti gene… Dizlerinin üstünde yaklaşıp bacaklarımı araladı, arama girdi. Koca sikini eliyle tutup amıma sürtmeye başladığında yine uçuyordum zevkten…
- Ahh…Ahhh.. Nasıl yemem yutmam gadınım… Öyle tatlısın ki… Fırın gibi yanıyo amcığın… deyip sokuverdi muhteşem aletini amcığıma…
Bir anda başı giren alet amcığıma girip çıkıyor, tatlı tatlı, alıştıra alıştıra yol açıyordu kendine… Amım zonklamaya başlamıştı kalınlığı içine aldıkça… Ömrümde duymadığım kadar zevk duyuyordum yarağı kalın kalın içime girip çıktıkça… Deliriyordum.
- Oohhhh… Ahhhhh… Bitirdin beni Kazım… Koca sikin öldürdü beni… Oohhh… Bu ne güzel sikiş böyle erkeğim… Öldürdün beni yarağınla… Ohhhh… diye diye inliyordum altında…

Tüm ağırlığıyla üstüme abandıkça, o yüz kilonun üstündeki sumocu gövdesiyle altında nefessiz kalıyor, eziliyordum. Geri çekildikçe üstümdeki ağırlık kalkıyor, ben nefes alabilmek için çırpınıyordum. Kocam kamerayı hala bırakmamıştı elinden… Yanımızda, yöremizde dolanıp duruyor, o koca yarağın amıma girip çıkışını en iyi açıdan çekmeye çalışıyordu. Belki yarım saat boyunca altında inlete inlete sikti beni… Kaç defa boşaldım, bacaklarımı kaç defa beline sarıp kendime çektim bilmiyorum.
Sonunda son darbeyi vurdu, belimden tutup kendine çekti beni… Yarıya kadar girip çıkan yarağı köküne kadar amıma girdi. Ben kendimi kaybettim o anda… Koca yarak boğazıma kadar dayandı zannettim, bir an öyle hareketsiz kaldı.
Yarı baygın halimde aletinin içimde zonkladığını, damarlarının attığını hissediyordum. Gerilen vajina duvarlarımın verdiği zevkle, rahmime dayanan iri başının verdiği acı birbirine karışmıştı. Ölüyorum zannettim. Gözlerimden yaş akıyordu.
-Ayy… Durrr… Hayvannn… Deldin… Yardın beni… Offff… Acıyoo… Hareket etme sakın… Yandımm… Durrr… Ohhh… diye feryat ettim.
İçim patlamıştı sanki yeni gerdeğe girmiş gibiydim. Tüm amım zonkluyordu duvarlarıyla, tüm hücrelerimle… Koca alet, balta sapı gibi içimde… Tümüyle sarmıştım koca aleti… Bir zaman öyle kaldık. Sonra alıştı amım… Kaslarımı oynatmaya çalıştım yavaş yavaş… İçimdeki muhteşem aleti hissetmeye çalıştım. Acım da hafifledi. Zevk duygusu yayılmaya başladı tüm vücuduma… Şöminenin ateşi bir yandan, içimdeki şehvet yangını bir yandan, amımdaki aletin fırın gibi sıcaklığı diğer yandan… Terlemeye başladım.
Kollarımla boynuna sarıldım. Kalçalarımı oynattım yavaşça… Gidip gelmeye, kalçalarımı kaldırım indirmeye başladım altında… Kazım da girip çıkıyordu bir yandan… Girişi ayrı, çıkışı ayrı zevk veriyordu… Yara yara amımı, her zevkten uçuyordum. Tekrar tekrar orgazm yaşıyordum çılgın bir tempoyla… Biri duyacak korkusu yoktu bu dağ başında… İçimden geldiği gibi davranıyor, bağırıyor, feryat ediyor, inliyor, kahkahalar atıyordum çılgın gibi…
İçimden çıkardı sikini… Divana oturdu. Ne istediğini anlayıp hemen tepesine tırmandım. Kucağına çıkıp bacaklarımı iyice açtım… İyice açılmış, genişlemiş amcığımı koca sikin kafasına nişanlayıp yavaşça oturmaya başladım. İçi yanıyordu, sırılsıklam olmuş, sular akıyordu amımdan… Zevkten gözlerim kaydı, feryadı kopardım,
- Ohhhh… Sok len koca ayım… Sokk… Deldin beni, parçaladın amcığımı… diye salıverdim kendimi…
Kazık gibi girdi alet içime, dibime kadar… Titreye titreye, inleye inleye zıplıyordum üstünde… Memelerimi ağzına dayadım, pala bıyıklarına sürttüm. Uçları parmak gibi kabarmış memelerimi hırsla, dişleye dişleye emiyor, beni acıdan ve zevkten bağırtıyordu hayvan… Kalçalarım kürek gibi ellerinin arasında yoğruluyordu.
Birden onca zevkin arasında, göt deliğimde bir ıslaklık hissedip ürperdim. Kocam arkamdan yanaşmış götümün deliğini yalıyordu ıslak ıslak… Bir an hareketsiz durup dilini hissetmeye çalıştım. Boylu boyunca yalıyordu deliğimi… Anlaşılan Kazım’ın koca yarağı da nasibini alıyordu dilinden, onu da yalıyordu. Konuşmuyorduk hiç… Kazım uzandığı yerden hareketsiz, bizi izliyordu. Kocam iyice yaladı deliğimi… Sonra ensemden tutup Kazım’a doğru eğdi beni, domaldım. Kayganlaşan arka deliğime dimdik olmuş yarağını kaydırıverdi, ileri geri yapıp alıştırdı götümü…. Kökleyip duruyordu.
İçimde bir milim boşluk kalmamıştı. İki yarak tarafından sikilip duruyordum. Bağırmaktan sesim kısılmıştı artık… Acaip zevk alıyordum. Delirecek gibiydim artık zevkten… Amımda kocaman, hayvan gibi yarak, götümde kocamın yarağı durmaksızın pompalıyorlardı beni aralarında… Boşalmam uzun sürmedi… İki erkek beni aralarına almışlar, acımaksızın düzüp duruyorlardı. Bayılmak üzereydim, dayanacak halim kalmamıştı. Kocam arkamdan sikini çıkarttı ben boşaldıktan sonra, getirip ağzıma verdi. Buz gibi olmuş yarağı yalamaya başladım. Kazım da iyice hızlanmıştı amımda… Ben kocamın sikini yalarken, o alttan pompalıyordu beni…

Kazım’ın aksine kocam tümüyle kılsız bir vücuda sahipti. Ne kasıklarında, ne bacaklarında, kalçalarında hiç kıl yok, yumurta gibiydi. Kazım kocamı böyle görünce
- Beyim, sende de hiç kıl yokmuş, dedi hayretle… Kocam siki benim ağzımda emilirken cevap yetiştirdi,
- Ne yapayım, sen neden kıllıysan, ben de ondan kılsızım… dedi. Kazım düşünceli düşünceli,
- Haklısın beyim… dedi.
Sonra kocamın kılsız kalçalarını okşamaya başladı. Ben kocamın sikini yalarken o da altımda doğrulup başını yaklaştırdı, kocamın sikini benimle beraber yalamaya başladı. Şaşkınlıkla bakakaldık kocamla… Fakat hemen ardından olayı devam ettirdik. Kocam Kazım’ın kafasını eliyle tutup ağzına sikini sokuyor, Kazım da bir yandan sikini yaladığı adamın karısının amına, yani bana alttan koca yarağını sokup çıkarıyordu.
Kocam divana uzandı. Elimden tutup kendine, üstüne çekti beni… 69 yapmaya başladık. Ben kocamın sikini yalarken o da amımı yalıyordu. Kazım arkamdan yaklaştı. Kocam amımı yalarken Kazım’ın sikini tutup bir güzel yaladı, ıslattı, içime soktu aleti… Kazım amıma girip çıkmaya başlamıştı yine… Bu kez kocam alttan klitorisimi, gerçi çektikçe amımdan dışarı çıkan Kazım’ın koca yarağını yalayıp duruyordu.
Yine zevk feryatları koparmaya başlamıştım. Kocam elini uzatıp bacaklarımdan süzülen am sularımda parmaklarını ıslatıp arka deliğime sürdü iyice… İçimde boşluk hissedince başımı çevirip baktım, Kazım’ın sikini tutmuş, arka deliğimde başını gezdiriyordu.

- Oha… O hayvanı götüme sokmayacaksınız di mi? İstemiyorum, sakın ha… diye hafiften naz yaptım.
Oysa kocamla evde bu pozisyon için vibratör bulunduruyorduk, alışıktım yani… Başını sokunca Kazım belimden tutup yüklenmeye başladı. Kütür kütür götüme giriyordu koca yarak… Eşim altımdan kalkmış kalçalarımı ayırıyor, kol gibi aletin içime girmesine yardım ediyordu.
- Hayvansınız siz… Hayvanlar… Götümden ne istiyorsunuz? Ohhhh… Acıyo… Sokma Kazım… Kazımım… Sokma aşkım… Götümün deliği acıyoo… Ahhhh… diye inliyordum durmadan…
Oysa alışıktım buna… Coşturmak için yapıyordum bunu… Yine de kıçıma giren devasa alet acıtıyordu gerçekten… Zevk almaya başlamıştım. Fakat hayvan gerçekten köklemeye başlayınca canım yanmaya başladı iyice… Kocam alttan klitorisimi okşamasına rağmen acı zevki bastırıyordu… Kendimi öne atıp kurtulmaya çalıştım, içimden çıkardım kocamanı, amıma dayadım.
- Yeter artık aşkım… Canım çok yandı. Hadi biraz amımı sik… Amımı yar benim… Ohhhh… diye elimle tutup amıma soktum yine…
Bu kez üçümüz beraber boşaldık. Olduğumuz yerde serilip yattık. Amım götüm sızlıyordu. Sikilmekten yorgun düşmüştüm. Başımı kaldırıp baktım, amımın dudakları kabarmış, dışarı taşmıştı. Kolumu kaldıracak halim yoktu, ayı pestilimi çıkarmıştı benim… Birer sigara yaktık.
- Offf… Kazım, öldürdün beni… dedim. En son ne zaman kadın siktin sen?
- İki sene oldu heralde gurban…
- Peki, yeğenin?
- Yeğen dediğime bakma işte, beraber kaçak işi yapıyoruz. Bu dağ başında karı koca gibi, o bana, ben ona… Ama kadının yeri başka oluyo, amı da götü de başka tad veriyo gurban… Oy amına götüne gurban olduğum… diyerek okşamaya başladı beni…
Koca sikinin inmiş hali bile kocamın kalkmışından daha iri duruyordu bacaklarının arasında… Kalktık, banyoya gittik hep beraber… Ağzımızı yüzümüzü temizledik. Amıma soğuk suyu çarpınca ferahladım.
Odaya geçip oturduk. Yarım saatten fazla böyle kaldık. Bir ara içimiz geçmiş. Vücudumun okşanmasıyla uyandım. Kazım çıplak vücudumu okşayıp yalıyor, kocam kenarda horlayarak uyuyordu. Baktım, karşımızda yeğen… Üstünü soyunmuş, çıplak vaziyette, bize bakarak sikini okşayıp duruyor,
- Kurban, bi he desen, şu çocuğun gönlünü yapsan ha? Hadi kurban…
Çocuğa baktım. Konuşmamıza aldırmadan sikini sıvazlıyor, 31 çekiyordu bana baka baka… Acıdım. Ha bir eksik, ha bir fazla, ne zararı vardı ki…Gülerek bacaklarımı aralayıp oğlana seslendim,
- Gel bakalım çömez… Senin de gönlünü yapayım bari…
Sevinerek geldi yanıma… Siki kocamınki kadar vardı. Başını apış arama daldırdı, acemice amımı yaladı bir süre… Acemi de olsa ıslak dil işte, yine azdırmayı başardı beni…
Islanınca saçından tutup kendime çektim, bacaklarımın arasına yerleşti, sikini gömdü amıma… Birkaç kez gidip gelmesi yetti,
- Geliyom… diye inledi…
- Sakın içime boşalma… diyerek kendimi çektim, sikini çıkarıp ağzıma verdi, püskürtmeye başladı.
Ben yarım kalmıştım. Kazım’a baktım, anında anladı… Oğlanın boşalttığı boşluğu o doldurdu hemen, koca sikini tekrar gömdü içime, gidip gelmeye başladı… Amımın duvarlarını çatlatarak, narin gövdemi altında eze eze tekrar sikti beni… Zevkten uçurdu… Artık bitmiştim. Sıcak ve seks kokan odada hepimiz uyuyup kaldık.

Sabah neşeyle uyandık. Güzel bir kahvaltı yaptık. Kocam ben gidip arabaya bakayım diyerek yeğeni de yanına aldı, çıktı. Kazım’la yalnız kalmıştık. Bunu fırsat bilen koca ayı tekrar daldı bana… Geceden hala bütün deliklerim sızlıyordu ama hayır diyemedim. Bir süre sonra sevişmenin ortasında arabanın sesini duyduk, korna çaldı. Kocam arkasında yeğenle beraber içeriye girdiğinde Kazım beni altına almış, zevk çığlıkları attıra attıra amıma koyuyordu.
- Bakıyorum hiç vakit kaybetmiyorsunuz… diyerek bir çırpıda soyunup yanımıza geldi. Sikini ağzıma verdi.

Oğlan da çırılçıplak soyunup yanımızda bitmişti. Kazım içimden çıkıp yerini ona verdi. Oğlan genişlemiş amıma girdi, beş on dakika girip çıktıktan sonra göbeğime fışkırttı. O çıkınca Kazım tekrar gömdü koca sikini… Kocam ağzımda emdirdiği sikini gırtlağıma kadar soktu, bağıra bağıra döllerini boşalttı biraz sonra… O da çekildi. Kazım’la ikimiz kalmıştık. Boşalmamız uzun sürdü. İkimiz de bağıra bağıra orgazm olduk. Kazım boşalırken gerçekten bir ayı gibi böğürüyordu üstümde…
Ne kollarımda, ne bacaklarımda derman kalmıştı. Sikini ağzıma sokup döllerini yalattı, temizletti bana… Sonra da bir kukla gibi kucaklayıp banyoya götürdü. Güzelce yıkadı ılık suyun altında, öpe okşaya temizledi her tarafımı…

Üstümüzü başımızı toplayıp giyindik, kendimize çeki düzen verdik. Bacaklarım titriyordu hala… Evden çıktık. Kazım arabanın bagajını bir sürü içki şişesi, sigaralar, çay paketleriyle doldurdu. Kocam direksiyona geçti, ben de yanına oturdum. Kazım açık camdan uzanıp dudaklarıma son bir kez yumuldu, memelerimi avuçladı. Pala bıyıklarını yine yanaklarıma, boynuma, gerdanıma sürttü. Eteğimin altından amımı avuçlayıp sıkarken kocama,
- Beyim yine gelin… Her zaman başımın üstünde yeriniz var, bilesiniz ha… diyerek uğurladı bizi…
Yola çıktığımızda kocam anlattı ne olduğunu… Aslında çok basit bir şeymiş. Sigorta kutusuna bakmış, marşa giden sigorta atmış. İki dakikada halledilebilecek bir arıza için yolda kalmışız. Tesadüf işte… O gün orada kalmak, o yaraklarla sikişmek varmış kaderde… Güzel bir geceydi. Hayatımda böyle zevk yaşamamıştım hiç… Kimbilir, belki bir gün yolumuz yine buralara düşer.
Kocam geçen sene yıllardır hayal ettiği 4x4 bir cip aldı. Bahar mevsimine girmiştik. Havalar sıcaklamış, kışın kapalı havalarda evde, alışveriş merkezlerinde kapalı kalmanın verdiği karamsarlık yerini bir coşkuya bırakmıştı. Yeni arabanın hevesiyle bir hafta izin aldı, beni de başımın etini yiye yiye ikna etti. Arabaya atlayıp dağ bayır geze geze, plansız, programsız, kestirmelerden, dağ yollarından güneye kadar inecektik. Yeni evliydik, ateşimiz başımızda, bahar havasının kışkırtan sıcaklığı da eklenince, dağ bayır geziyor, her fırsatta, her tenhada mola verdiğimizde yemekten önce birbirimizi yiyor, karnımızı sonra doyuruyorduk. Üzerimde sütyensiz askılı tişört, minicik bir etek, bacaklarımda siyah, ince jartiyer çorabı… Yollarda hem tuvalet zorluğu olmasın, hem kocamla sevişeceğimiz zaman hazır olayım diye altımda külot yok…
Yol ne kadar tenhalaşsa ben o kadar muzurlaşıyorum. Zaten mini olan eteğimi kaldırıp jartiyer çorabımın dantellerini, külotsuz amımı ona gösterip kızıştırıyorum, azdırıyorum kocamı… Arabayı kullanırken kucağına kaydırdığım elimle pantolonun fermuarını indirip sertleşmiş sikini iyice kaldırıyorum okşaya okşaya… Sonra eğilip başımı kasıklarına gömüyorum, yalaya yalaya mahvediyorum.
Kamyonların yanından geçerken iyice yavaşlıyor kocam… Bir eli direksiyonda, bir eli eteğimi sıyırmış, çıplak kalçalarımı okşar vaziyette, ben sikini yalarken kamyonun şoförüne bir an seyrettiriyor, adam gözlerini faltaşı gibi açınca gaza basıp uzaklaşıyor. Şoförün tepkisini, neler yaptığını kahkahalarla anlatıyor bana… Sonunda dayanamaz hale gelince, bir ara yola, ağaç altına çekip başını eteğimin altına gömüyor, çoraplı bacaklarımı okşaya okşaya amımı dillemeye başlıyor… Sonra da ya kucağına oturtturuyor, ya da dışarıda kaputun üstünde acımasızca içime girip işimi bitiriyor…
Sevişirken kameraya çekiyor bizi… Ya da ben ona seksi pozlar veriyorum. Dans ederken, kendimi okşarken, yolun kenarında yanımızdan arabalar geçerken tişörtü bir anlığına indirip çıplak memelerimi kameraya gösterirken… Bir köy restoranında yemek yerken, etrafta insanlar varken ben eteğimi kaldırıp çıplak amımı parmaklarımla ayırırken… Öyle çılgınlıklar yapıyorduk, birbirimizi öyle tahrik ediyorduk ki…
İlk günün sonunda bir pansiyonda kaldık. Gece şömine ateşinin karşısında şarap içtik, seviştik, yatıp uyuduk. Sabah kalkıp kahvaltıdan sonra yolumuza devam ettik. Kocam cipi denemenin, öğrenmenin hevesiyle sürekli haritadan bakarak ara yollardan, arabanın gücünü sınayacak bozuk dağ yollarından seçiyordu rotamızı… Bir önceki gün yaptığımız şekilde güle eğlene, öpüşe sikişe yol alıyorduk.
Akşama doğru her iki tarafı yaşlı çam ağaçlarıyla kaplı, yüksek bir dağın tepesine doğru kıvrıla kıvrıla yükselen daracık toprak yolu aşmaya çalışıyorduk.
Dağın zirvesini aştıktan sonra beş on kilometre ileride dağ eteğinde yer alan turistik bir kasabada kalacaktık. Fakat yol hem bozuk, hem de aşırı dikti. Cipin güçlü motorunun bile zorlandığını sesinden anlayabiliyordum. Virajlı dağ yolunda fazla hız yapamadığımızdan vakit iyice ilerlemiş, akşam olmaya başlamıştı bile… Biz hala dağın tepesine çıkmaya çalışıyorduk. Sonunda olan oldu. Motordan sesler gelmeye, araba teklemeye başladı. Biraz sonra da tamamen sustu. Tık yoktu. Akşamın alacası inmeye başlamış, etrafta in cin top oynuyor… Arabada yiyecek var, ama dağın tepesinde hava iyice soğuk, titremeye başladım. Motor çalışmadığından kalorifer de yok.
Tabi ilk aklımıza gelen telefonla yardım istemek oldu, fakat maalesef… Sinyal yok, ikimizin de cep telefonları çekmiyor dağ başında… Yardım isteyemiyoruz. Rüzgar kuvvetlenmeye başladı, ağaçların arasında uğultular çıkararak estikçe ben kocamın koluna sarılıyorum korkuyla… Birkaç saat önce neşeyle birbirimize saldıran, oynaşan biz değiliz sanki… Haritaya baktık, kasabaya varmamıza daha nerden baksan otuz kilometre var. Dağın başında kalakalmış durumdayız. Uzun örgü ceketimi giydim biraz sıcak tutar belki diye…
Biraz ileride ağaçların arasında aşağıya doğru inen bir patika yola ilişti gözüm, kocama gösterdim. Traktör tekerlek izleri sanırım, toprak yolun iki yanında devam edip giden çukur açmış. Daracık patika yoldan biraz aşağı indiğimizde ağaçların üzerinden yükselen bir duman gördük. Bir baca… Bir ev… Bir soba… Mutlaka birileri olmalı diye düşündük. Heyecanla, ayaklarımız çamurlu yoldaki traktör tekerleğinin çukurlarına gire çıka, tökezleye koştura yoldan aşağıya indik.
Biraz sonra taş duvar üzerinde yükselen, ağaçtan yapılmış, güzel görünümlü orman evi tipinde bir ev çıktı karşımıza… Biraz sevinç, biraz merakla kapıyı çalıp seslendik. Kapı gıcırtıyla açıldı… Hani orman ayısı derler ya, o türden bir herif duruyordu karşımızda… Öyle uzun boylu ki, kapıya vurmamak için başını öne eğmiş, kapının genişliğinde bir şey…
Resmin Büyük Halini Görmek İçin Tıklayınız. |
Kalın bir sesle,
- Buyur beyim.. diye bizi bir süzdü önce… Durumu anlattı kocam, arabamızın bozulduğunu, yolda kaldığımızı…
- Bu saatte nerden bulucanız? Sabah yiğenim kasabaya incek, yardım getirir. Telefon falan çekmez burlarda… Gelin içeriye… deyip içeri buyur etti.
Gözlerini kaçırarak da olsa bana bakıyordu ayıcık… Örgü ceketimin düğmeleri açık duruyordu, askılı bluzumun meydanda bıraktığı sütyensiz memelerim ilgisini çekmişti anlaşılan… Of, erkeklerin her zamanki yılışık ilgisi… Bu dağ başında da aynı şey… Ceketin önünü örtüp manzarasını kapattım hıyarın… İçeriye girdik.
Dağ eviydi girdiğimiz ev… Televizyon, çanak anten, her yer halılarla kaplı, her yer ahşaptan… İçkinin türlü çeşidi olan tıka basa dolu bir dolap… Yigenim dediği yakışıklıca bir genç geldi, çekinerek hoş geldiniz dedi, adamla bir şeyler konuştular,
- Benim gitmem lazım… diyerek çıktı. Kocam arkasından bakarak adama,
- Köyde tamirci varsa bir haber etseydik… dedi.
- Beyim, onun işi köyde değil. Ben size çay koyam, içiniz ısınır önce… dedi.
Çayı demledi şöminedeki odun ateşinin üstünde… Çayı beklerken sohbet etmeye başladılar. Üstü kapalı anlattı ama, anladığım kadarıyla içki imalatı, içki sigara kaçakçılığı falan bir şeyler karıştırıyorlarmış dağ başında… Adı da Kazım’mış.
- Bizim işimiz içki sigara beyim… Başka pislikler yoktur bizde… diye anlattı kocama.
Bir yandan da kaçamak bakışlarla bana bakıyordu. Uzun örgü ceketimle oturuyordum ama oturduğum yerde önü açılmış, yine askılı tişörtün dekoltesinden memelerim meydana çıkmıştı. Bacak bacak üstüne atınca da bacaklarım dizlerime kadar açılmıştı. Şöminenin sıcaklığından gevşemiştim. İstifimi bozmadım, varsın bakıversin, bu dağ başında evine aldı ya bizi… Çay demlenince birer bardak doldurdu, sıcak sıcak… Birkaç odun daha attı şömineye, dışarıya çıktı. Kocama,
- Herif ayı gibi ha… diyerek gülümsedim çayımı yudumlarken… O da güldü,
- Çayları verirken gözleri patlayacaktı memelerine, bacaklarına bakarken… Sen de az değilsin ha… Memelerini, bacaklarını yaydın kaldın adamın önünde… Böyle giderse sana kaymak ister bu herif… Azmıştır bu dağ başında buralarda…
- Ayyy hemen yazdın senaryoyu… Sıcaktan mayıştım kaldım ne yapayım… dedim gülerek, sonra ciddileştim. Kocacım, istersen hemen çıkıp kaçalım, başımıza bir şey gelmeden… Uzanıp bacaklarımı okşadı, eli eteğimin altına kayarken,
- Saçmalama Gül… Bu gece karanlığında nereye gideceksin? Aslında tabi fena fikir değil. Aynı beraber izlediğimiz seks filmleri gibi… Adam ayı gibi, seni altına alsa, şurda bir güzel becerse… Offf… Ne güzel olurdu…
- Asıl sen saçmalama… O ayı karını sikecek, sen de izleyecek misin yani? Dedim eline vurarak… Amım ıslanmıştı okşayan elinden, hem muhabbetin konusundan…
- O filmleri izlerken böyle konuşmuyordun ama… Filmi seyrederken o zenciler gelip beni sikse diye kıvranıyordun altımda… Al sana zenci işte… Hem boyu iki metre nerdeyse, hem esmer tenli… Ağzı, elleri kocaman, pala bıyıkları da var üstüne üstlük… Şalvarını indirse, kesin kol gibi yarağı da vardır bunun…
- Hadi, saçmalama aşkım… Beni dinle… Adamın bakışları kötü, beğenmedim. Kalkalım, arabada yatalım bu gece…
- Emin misin? Soğuktan donarız bak…
- Bu ayının beni zorla sikmesinden iyidir hiç olmazsa… Kalk hadi…
Kocam kalktı istemeye istemeye… İçeriye, mutfakta uğraşıp bir şeyler yapan adamın yanına gitti,
- Kazım biz kalktık. Çaya teşekkürler… diye seslendi.
-Aaa noldu beyim bi kusur mu ettik? Beraber yemek yiyelim. Hem bu soğukta gece boyunca napcanız, nerde bekliceniz ?
-Arabada kalırız. Ne yapalım, senin düzenin kendine göre, bizi yatıracak yerin yoktur falan…
- Beyim, kalın burada kıvrılır yatarız. İçeride bi oda daha var yani…
- Yok yaa.. Sağolasın, biz dediğim gibi gidelim, seni rahatsız etmeyelim… diyen kocam içeri geldi, elimi tutup kaldırdı. Kapıya döndüğümüzde ayı mutfağın kapısında elinde koca bir tüfekle dikiliyordu,
- Beyim, gusura galma… Heç sizi salmam bu gece… Oturup yemek yir, iki muhabbet eder, yatarız.
Yatarız derken gözleri döne döne benim üstümde dolaşıyordu. Adamın niyeti belli olmuştu. Bu koca adam beni sikmeden bırakmayacaktı bu gece… Yıldırım gibi gözümün önünden şimdiye kadar geçtiğimiz ve önümüzde geçeceğimiz kilometrelerce patika yollar, ıssız, insansız dağ manzarası, çekmeyen telefonlar, çalışmayan arabamız geçti. Sonra da kocama doğru sallayıp durduğu tüfeğin namlusu…
Kocam da durumu anlamış olmalı ki, çaresiz gözlerle bana baktı bir an… Gözlerimizle anlaştık. Yapacak hiçbir şeyimiz yoktu. Bu çam yarmasına boyun eğmek ve bu geceyi hasarsız atlatmak için ne istiyorsa yerine getirmemiz gerekiyordu. Yine de yiğitliğe bok sürmemek için sanırım, önüme atılıverdi. Aslında hiç de öyle ölürüm de namusumu vermem diyecek tiplerden değildi kocam… Ödü patlardı böyle şeylerden…
- Ne demek Kazım? Bizi tehdit mi ediyorsun sen? Kazımın fincan gözleri parladı, elini şalvarının önüne götürdü, çadır gibi olmuş şalvarın içindeki şeyi avuçladı bize göstere göstere… Tüfeğin namlusunu kocamın göğsüne tuttu,
- Yok beyim… Vaziyeti anlatıyom. Aslında anladınız da… Hadi, pabuçlarınızı çıkarın, üstünüzü de… Yalınayak kaçmaya kalkmazsınız dağın başında… Çıplak ayacıklarınız taşın üstünde on metre gidemezsiniz. Beni de üzmemiş olursunuz. Hava da buz gibi… Kaçayım deseniz donar kalırsınız… Zaten yigen dışarıda, elinde keleşle nöbette duruyor. İki adım gidemezsiniz.
Eğilip ayakkabılarımızı çıkardık uslu uslu…
- Üstünüzü de diyerek hatırlattı.
Kocam ceketini, gömleğini çıkardı. Ayağında bir pantolonu kalmış, kılsız tüysüz üst kısmı meydana çıkmıştı. Ben de uzun örgü ceketimi çıkardım korka korka… İncecik, askılı tişörtüm ve mini eteğimle kaldım ben de… Korku ve heyecandan, yaşayacağımız gecenin belirsizliğinden titriyordum, meme uçlarım kabarmış, parmak gibi tişörtün kumaşının altından görünüyorlardı. Adeta çıplakmışım gibi, ellerimle memelerimi örtmeye çalıştım. İki adımda yanıma geldi çam yarması,
- Gorkma yavru guşum… diyerek memelerimi örten elimi aşağıya indirdi kocaman kıllı eliyle tutarak… Tişörtün dekoltesinden zaten ucuna kadar görünen gerdanıma, kumaşı zorlayan iri memelerime, uçlarına baktı yalanarak… Benden zarar gelmez… Dediğimi yaparsanız yani… Hadi sofrayı kurun bakalım bize, mutfakta her şey hazır… Ben de ocağı harlayayım da, bu incecik şeyle üşümeyesin cıblak cıbıldak…
Kocaman, kürek gibi elinin içinde çocuk eli gibi kalmıştı elim… Ateş gibi yanıyordu eli, içim ürperdi. Başımı yukarıya kaldırıp simsiyah pala bıyıklarına, altındaki etli dudaklarına baktım. O pala bıyıkların bedenimde dolaşmasını istedim bir anda… Kasıklarımdan yukarı doğru bir alev dalgası yalayıp geçti bedenimi… Gözlerimi kaçırdım, kocama baktım. Gülümseyerek, anlayışla bakıyordu sanki bana… Ne düşündüğümü, içimden ne geçtiğini anlamış gibiydi.
Kazım masanın başına geçti oturdu, bize baktı görevimizi hatırlatırcasına… Mutfağa yöneldim, kocam arkamdan geldi. Sessizce adamın hazırladığı yiyecekleri, tabakları içeriye taşımaya başladık. Üstümdeki korku gitmiş, alışmaya başlamıştım. Sanki tatile gelmişiz gibi davranıyordum. Güzelce hazırladım sofrayı… İçeriye gidip gelirken evdeki gibi kalçalarımı sallaya sallaya, mini eteğimi savurta savurta yürüyordum. Kazım’ın sikici bakışları üstümde dolaştıkça hoşuma gidiyordu.
Resmin Büyük Halini Görmek İçin Tıklayınız. |
Kocam da yardım ediyordu bana… İçkileri de getirmemizi istedi Kazım. Kocama seslenip yukarıdaki raftan almasını söyledim. Uzanıp rakı ve kırmızı şarap şişesi aldı iki tane, elime tutuşturdu… Alıp gidemedim, şişeleri bırakmamıştı elinden… Yüzüne baktım… Hınzır bir gülümseme vardı yüzünde… Fısıldayarak,
- Bakıyorum dünden hazırsın karıcım… Ceylan gibi sekip duruyorsun adamın önünde… Pek korkmuş gibi bir halin yok… Ben de gülerek gözlerine baktım,
- Ne yapalım, başka çare var mı aşkım? Adam ne istiyorsa yapmak zorundayız. Dağın başındayız geceyarısında… Adamın elinde tüfek…
Önümü kocamın kasıklarına bastırdım. Mutfak bankosuna dayanmıştı, pantolonun önündeki kabarıklığı kasıklarımda hissedebiliyordum. Üstü çıplaktı. Soğuk içki şişelerini iki göğsünde gezdirince ürperdi, minik meme uçları kabarıverdi soğuk temasla… Dudaklarından öperek,
- Adamın biri beni sikmeyi çok istiyor diye canımdan olamam… Sen de istemezsin bunu değil mi? Karşı çıksak bile önce seni halleder, sonra beni istediği gibi siker bu adam… Belki ikimizi de…
Elini eteğimin altına daldırıp jartiyer çorabımın açıkta bıraktığı ve ıslanmaya başlayan kadınlığımı avuçladı. İnledim. Parmaklarını am dudaklarımın arasından geçirip ıslaklığını aldı, çıkarıp burnuna götürüp derin bir nefesle kokusunu içine çekti…
- Mmm… Anlaşılan bu gece çok sıcak olacak… Benim dişi ceylanım iyice kızışmış… Güldüm, arkamı dönüp elinden kurtuldum, içeriye giderken omzumun üzerinden,
- Aptal şey… diye cilvelendim kocama…
Resmin Büyük Halini Görmek İçin Tıklayınız. |
Oturup yemeğimizi yedik. Güzel bir et yemeği, yanına pilav hazırlamıştı Kazım, iyi bir aşçıydı adam… Erkekler rakı içti, ben şarap… Kocamın gözleri kızarmıştı iki kadeh sonra… Adamsa iyi içiyordu. Gözleri sürekli üstümdeydi. İçkilerin verdiği hararetle ortamdaki gerginlik kaybolmuştu şimdi… Gülüp konuşmaya başlamıştık. Tüfek duvara dayandığı yerde duruyordu, kimsenin baktığı yoktu. Sanki ahbabımızın evine yemeğe gelmiştik kocamla…
Rakı şişesini bitirdiler, Kazım içeriye bir şişe daha getirmek için gitti. Kocam elini masanın altından bacaklarıma attı. Okşaya okşaya yukarılara çıktı, amımı avuçlayıp sıktı. İnledim dudaklarımı ısırarak… Bacaklarımı kapatıp elini hapsettim o amımı kurcalarken…
Kazım gelirken çekti elini… Gözüme baka baka parmaklarını kokladı tekrar… Yemek bittiğinden sofrayı toplamaya karar verdik. Eğiliyor, kalkıyor, arı gibi mutfakla oda arasında gidip geliyordum. Sonunda bitirdim, odaya geldim. Odanın bir köşesindeki şark köşesine kurulduk. Alçak bir divan, yastıklar, yerde uzun tüylü beyaz bir post… Duvarlarda asılı üç tane gaz lambası yanıyor titrek, loş ışıklarıyla…
Biz kocamla divanda oturuyoruz, Kazım da önümüzde yerdeki postekinin üstünde… Onlar rakı içiyorlar, ben votka limon… İçkilerimizi içerken sohbet ediyoruz. Kazım’ın gözleri otururken iyice açılan mini eteğimde, durmadan anlatıyor. İçinde silah, dövüş, jandarma, hapis olan korkunç hikayeler… Ben ürperiyorum bu vahşi adamı dinlerken… Beni anlıyor gözlerime bakınca, rakısından koca bir yudum çekiyor, elinin tersiyle pala bıyıklarını silerken,
- Gorkma gulüm… Benden zarar gelmez. Napcan, burada hayat böyle işte… Dağın başında, kadınsız… Çok zor bizim hayatımız…
Gözleri bacaklarımda dolaşıyor yine… Ayaklarımı oynatıyorum. Büyülenmiş gibi ince siyah külotlu çorabın altından parlayan kırmızı ojelerimden gözünü ayıramıyor mıknatıs varmış gibi… Hoşuma gidiyor ayaklarıma sikici bakışlarla bakması… İçim kabarıyor…
Rakı kadehleri boşalınca ağır hareketlerle kalkıp içki getiriyorum, kadehlerini dolduruyorum. Kazım’ın kadehini doldururken iyice eğiliyorum, memelerimi gözünün içine dayarcasına… O da gözünü ayıramıyor zaten… Kocamınkini doldururken arkamı dönüyorum, domalır vaziyette yavaşça içkiyi kadehe akıtıyorum. Mini eteğimden jartiyer çorabımın bittiği yeri, hatta şeftalimi gördüğüne emin olana kadar oyalanıyorum. Sonra tekrar ayaklarımı ona doğru uzatıp kocamın yanına uzanırcasına oturuyorum divana…
This image has been resized. Click this bar to view the full image. The original image is sized 1280x1707. |
İçkinin yanına meze diye mutfaktan meyve getirip oturduğum yerde bağdaş kurarak soyuyorum, dilimliyorum, erkeklere veriyorum meyve tabaklarını… Kazım iyice terlemeye başladı, bağdaş kurmuş bacaklarımın arasına uzanacak nerdeyse… Bardağını bir dikişte kafasına dikiyor hırsla… Gülüyorum,
- Aaa, Kazım biraz yavaş… Biraz soluk alayım, sigaramı içeyim ben de… diyerek masanın yanına gidip aldığım içkiyle kadehini tekrar dolduruyorum. Dans edercesine hareketlerle gelip tekrar yerime oturuyorum.
- Gusura bakma yenge… diyerek kalktı, duvara dayalı dolabın kapağını açtı.
Dolabın içi tıka basa kaçak sigara dolu. Her çeşit var. Bir tane light sigara alıp yanıma geldi. Paketi açıp bir tane uzattı bana, çakmağıyla yaktı. Bir nefes çekip O şeklinde yuvarladığım kırmızı rujlu dudaklarımın arasından ona doğru savurdum dumanını… Ciğerlerine kadar çekti dumanı…
Başımı kocamın kucağına koyup bacaklarımı karnıma çektim. Oturduğu yerden bacaklarımı kalçalarıma kadar, olduğu gibi görebiliyordu. Farkında değilmiş gibi yapıp eteğimi çekiştirip kutumu örtmeye çalıştım.
This image has been resized. Click this bar to view the full image. The original image is sized 768x991. |
- Ah, beyim dedi iç geçirerek… İyi ki arabanız bozulmuş. İyi ki buraya geldiniz. Sayenizde insan gördüm. Kadın gördüm. Öyle zor ki bu dağ başında kadınsızlık… Kimse bana böyle hizmet etmemişti bugüne kadar… Çok zor… Çookk… Off… Bilemezsiniz… diyerek tekrar kadehi kafasına dikti.
Kocamın sikinin sertliğini yanağımda duyabiliyordum. Çaktırmadan elimi uzatıp sertliğini sıktım avucumda… Saçıma asıldı. Odada üç tane gaz lambası vardı. Televizyon buzdolabı için jeneratör kullanıyordu. Duvardaki televizyonu görünce,
- Kazımcım, televizyonu açsana biraz, ses olsun, müzik falan vardır, dedim.
Kalkıp açtı televizyonu… Bu dağ başında, bu abaza heriften ne beklenir ki… Tahmin etmeliydim. Daha önce kaldığı yerden açıldı televizyon. Şifreli kanallardan birinde porno film oynuyordu resmen… İki adam kadının birini beceriyorlar. Biri sikerken, diğeri kocaman sikini ağzına vermiş, kadın yediği kalın yarakla ciyak ciyak yeeesss… yeesss… fuck me… diye bağırıyor. Kazım gözlerini benden ayırmadan, sanki çok normal bir şeymiş gibi,
- İşte beyim, bizim dostumuzı, kadınımız bunlar… Geceleri de, gündüzleri de yalnızız hep, bunları seyredip dururuz…
Gözümüz ekrana kilitlenmiş, iki erkeğin arasında sikilip duran kadının feryatları kulaklarımızda, soluksuz izliyoruz. Kazım ayaklarımın dibinde oturuyordu. Gözümün ucuyla onun filmle değil, benim bacaklarımla ilgilendiğini görebiliyordum. Ayaklarımı oynattım. Kırmızı ojeli tırnaklarım parladı televizyonun ışığında. Birden kocaman elleriyle ayağımı kuş gibi arasına alıp avuçladı, öpmeye başladı.
- Heyy… Ne yapıyorsun Kazım? diye çektim ayağımı…
- Gusura bakma yenge, dayanamadım… diyerek tekrar eline aldı, öpmeye devam etti. Kocam zevahiri kurtarmak istercesine sert bir sesle,
- Kazım, ayıp oluyor ama… Ben buradayken… Benim yanmda karıma sulanıyorsun. Ayıp değil mi yaptığın? diye diklendi. Sanki ekranda seks filmi seyreden biz değilmişiz gibi, biraz komik bir durumdu tabi… Kazım inlercesine kocama yalvardı,
- Beyim nolur gusuruma bakma… Yalnızlık zor… Kadınsızlık çok zor burada…
Yerinden hızla kalktı. Telaşlandım, eyvah, tüfeği almaya mı gidiyor acaba diye korktum. Ama yandaki odaya gitti. Geri geldiğinde elinde bir tomar para tutuyordu. Kocama uzattı,
- Beyim, nolur izin ver… Biraz kadın kokusu duyam… Öpem, koklayam… dedi.
Eşimle şaşırıp kalmıştık. Birbirimize baktık, kaldık. Tamam, bunu konuşmuştuk, anlaşmıştık, adam ne isterse yapacaktık. Tüfek hala kenarda dayalı duruyordu. İstese zorla yapabilirdi, daha kötü şeyler başımıza gelebilirdi. Bunun yerine adam bize, kocama daha doğrusu, para uzatıyordu. Tüfeğe baktığımızı görmüştü,
- Ben zorla istemiyom beyim… dedi. Gozellikle olsun. İsteye isteye olsun. Filimdeki gibi olsun… Filimdeki kadın gibi olsun…
Kocam cevap verirken az önceki sertlikten eser kalmamıştı sesinde…
- Yani Kazım… Yine de ayıp oluyor. Sen aynı durumda olsan karını başkasına para için verir miydin? diye yol yapıyordu.
- Beyim inan verirdim. Sen bilemezsin kadınsızlık nedir… Hem kötülük yok ki bunda… Biraz sevecem oksayıp öpecem sadece… Zorlamam beyim.. deyip paraları kocamın eline tutuşturdu. Kocam bana baktı, para tomarını pantolon cebine tıkıştırırken Kazım’a,
- Sen mutfağa kadar git, ben karımla konuşayım, ikna edeyim… dedi. Kazım mutlu bir şekilde odadan çıktı. Eşimle şaşkınca bakıştık.
- Az orospu değilsin. Delirttin herifi…
- Ayy ne yapayım aşkım… Adam o kadar iyi niyetli ki… Aslında hiç tipim değil ama hem hoşsohbet, hem biraz oynaşırız, fena mı olur?
- Zaten tüfek kurşunu yemekten iyidir. Ben tecavüz beklerken olanlara bak… Üstüne bir de dünyanın parasını verecek saf… Sadece öpüp koklayacakmış… diyerek güldü sessizce… Gerinerek,
- Eh, öpüp koklasın o zaman kocacım, iznin olursa… dedim. Ama işi öpüp koklamakta bırakırsa, sen işimi bitirirsin tamam mı? Bir güzel sikersin beni… Akşamdan beri azdım, kudurdum…
Biz konuşurken içeriden su sesleri geliyordu. Yıkanıyordu sanırım… On dakika sonra içeriye girdiğinde, üstünde sadece bir peştamal vardı. Önündeki kabarıklık acaip duruyor, heyecan verici görünüyordu. Yanımıza geldi, önümde diz çöktü, ayaklarımı okşayıp öpmeye başladı. Cilveli bir sesle,
- Sadece öpücen, okşayacan, kokumu çekeceksin, di mi Kazımcım? Fazla ileri gitmek yok değil mi? diye sordum işveli işveli… Kazımcık ağzı kulaklarında, zevkten dört köşe olmuş vaziyette,
- He yenge… He… Aynen dediğin gibi… Hele biraz izin ver de öpem, koklayam seni… diyerek bacaklarımı ayırdı.
Kazım koca ağzıyla bacaklarımı yalıyor, emiyor, pala bıyıkları firça gibi sürtüyor… İlk defa bıyıklı birisi ile sevişiyordum… Hem de böyle uzun, sert, pala gibi bir bıyıklıyla… Bir eli memelerime geldi, üstten okşamaya başladı. Koca avucu içinde sütyensiz memem kayboluyordu. Doğrulup dudaklarıma yaklaştı. Aç kalmış ayılar gibi dudaklarımı emip koca diliyle ağzımda dolaşıyordu. Ağzım ağzında kayboluyor, bıyıkları hoş bir gıdıklamayla boynumda dolaşıyordu… Beni zevkten ürperten bıyıklar memelerime indi…
- Kurban hele çıkar elbiseyi, rahat edek… Kokunu duyam… Tadını alam…
- Bak Kazım, sadece öpmek koklamak var tamam mı? Daha ileri gitmeyeceksin. Söz verdin… diyerek ayağa kalktım.
Resmin Büyük Halini Görmek İçin Tıklayınız. |
Tişörtün askılarını indirdim. Belime kadar sıyırdığım tişört memelerimi meydana çıkarmıştı. Onu belimde bırakıp eteğimin kopçasını açtım. Kalçalarımı oynata oynata eteğimi sıyırdım, aşağıya indirdim. Üstümde sadece bir çift jartiyer çorabı kalmıştı. Kazım önümde diz çökmüş bacaklarıma sarılıyor, elleyip öpüyordu durmadan… Artık olduğu gibi görünen, açıkta kalmış ağdalı amcığıma bakıp,
- Ohhh… Gurban… Bu ne böyle? Şekerpare gibi duruyor… deyip başladı oramı öpmeye…
Kocam divana uzanmış, uzandığı yerden sikini okşayarak bizi izliyordu. Amımın yalanmasından çok hoşlanırım. Kara kıvırcık saçlarına asılıp bir süre ayakta amımı öpüp yalamasına izin verdim. Sonra divana oturdum. O da peşimden geldi azmış erkek köpek gibi… Dudaklarımdan başlayıp göğüslerime geldi. Öpüp emiyor, uçlarını kalın dudaklarının arasına alıp çekiştiriyordu. Elleri vücudumun her noktasında dolaşıyordu. Memelerimi okşayan bıyıklar aşağıya indi, göbeğimden kasıklarıma geldi. Amımı öpüp yalıyor, dili kürek gibi içime giriyor, dudaklarını çekiyor, klitorisimi emiyordu.
Bacaklarım titremeye başladı. Tatlı tatlı geliyordum. İçimden zevk sularımın aktığını hissediyordum. O da bütün akan suyumu yalıyor, içiyordu adeta… Bacaklarımla kafasını kıstırıp kasıldım, inledim zevkle, orgazmın zevkini çıkarmaya başladım. Dakikalarca… Ayımın kürek gibi dili beni uçurmaya yetmişti.
Kendime gelince ayaklarımı gevşettim. Kölemi serbest bıraktım. Ayaklarımı önüne götürdüm tekrar… Parmak uçlarımla peştemalın düğümünü çözüp sıyırdım. Kapkara, kocaman başlı, filmlerdeki zencilerin siki gibi bir azman çıktı ortaya… O koca şeyi kaygan çoraplı iki ayağımın tabanıyla kavradım, üstünden gidip gelmeye başladım. Kazım zevkle kendini arkaya atmış, inleyip duruyordu. Ayak tabanlarımda kocaman kafasını hissediyordum.
Kocam da yan tarafta bizi izlemeye devam ediyordu. Bir baktım, elindeki kamerayı işaret ediyor. Gizlice çekim yapıyordu. Kazım’ın sikini işaret edip kendi kolunu gösterdi. Kol gibiydi evet… Daha da heyecanlandım.
Kazım belimden tutup divanın kenarına çekti beni… Bacaklarında duran peştemalı yere fırlatıp üstüme geldi. Dudaklarımı memelerimi öpüp yalıyor, bir eliyle de o koca sikini tutup ıslak am dudaklarımda sürtüp duruyordu. Alev alev yanıyordu amcığım… Kıvranarak bacaklarımı kapatmaya çalışıyordum ama ne mümkün… Koca yarak sürtündükçe bacak aramda, sanki ateş değmiş gibi tenim yanıyordu.
- Kurban… İzin ver girem içine… Nolur kurban… diye diye inliyor, üstümde gidip geliyordu.
Ben kendimi kastıkça içime girmekte zorlanıyordu. Koç başı gibi kale kapımı zorlayan koca siki boylu boyunca amımın dudakları arasında gidip geliyor, bu bile bana yetiyor, zevkten çılgına çeviriyordu. İnleyip duruyordum ayımın altında…
- Kazımmm… Ohhhh… Ohhhh… Hani sadece öpüp koklayacaktın… Tadımı alacaktın? Kokumu alacaktın? Ohhh… Sokmak yoktu… Öyle anlaşmadık mı seninle? Ohhhh… Şimdi amıma girmek istiyorsun Kazımmm… Ohhh…. Diye dudaklarım kulak memelerinde inleyip dururken, sıcak nefesimi boynunda alıp verirken biliyordum ki ben böyle davrandıkça daha da coşacak, saldıracaktı üstüme…
- Kurban biliyom, öyle dedim… Ama azıcık gireyim amına… Nolur? Bak fena oluyom… Ucundan azcık sokayım… İzin ver gadınım… diye sallanıyor, titriyordu üstümde debelenirken…
- Dur bi nefes alayım, kurban olduğum… diye ittim üstümden kaldırdım. Dibimde diz çökmüş, oturuyordu.
- Kalk ayağa.. dedim. Oturduğum yerde, burnumun dibinde koca yarak taş gibi kalkmış, ucunda zevk suları parlıyor.
- Ohaaaa.. Kazım, bu ne böyle…? At yarağı kadar… Yuhhh… Nasıl büyüttün bunu böyle? Bu beni parçalar beeee… diyerek aldım elime…
Parmaklarım zor birleşiyordu çevresinde… Başı bir mantar şeklinde sapka gibi… Parmak gibi kabarmış kan damarları tüm çevresinde dolanıyor… Altta koç yumurtası gibi kocaman taşakları sarkıyor…
- Bunlar padişah taşağı herhalde… Altı okka taşak dedikleri bu mu oluyor Kazım?
Elimle avuçladım bir, üstüne öbür elim iki , alttaki elimi tekrar üstüne koydum üç, başının bir kısmı hala dışarda duruyordu muhteşem aletin ! Dibinden başına doğru sıvazladım. Zevk suları çoğaldı ucundaki delikte… Dilimle alıp çevresine yaydım suları…. Sonra ağzımı kocaman açıp başını emmeye başladım koca aletin… Muhteşemdi… Adam esmerdi, aleti de daha koyu bir renk, zenci yarağı gibi değil ama oldukça koyu bir rengi vardı. Başladım komple, boylu boyunca dilimi gezdirmeye, yalamaya… Aletin açıkta kalan yerlerini de elimle idare ediyorum.
- Ohhhh be… Bu nasıl bir şey Kazım? Kocaman, muhteşem bir aletin var… Yedikçe yiyesi geliyor insanın… dedikçe zevkten dört köşe oluyordu ağzı kulaklarında… Kocam da gizlemeyi bıraktığı kamerayı alıp yanımıza yaklaşıyor, Kazım’ın koca sikini yalarken çekim yapıyordu.
- Ohhhh… Ye kurban ye… Nasıl istiyorsan ye… Bak beyin de hoşuna gitti… Kocam gaz lambasına bakıp,
- Işık az yaa… Görüntü iyi değil. Kazım başka ışık, lamba var mı evde?
Bu arada Kazım titremeye başlayınca ağzımı çektim koca sikinden… Hemen boşalmasını istemiyordum. Serbest kalan Kazım da kalktı, kalkık ıslak sikini sallaya sallaya gidip içerden bir seyyar lamba getirip yaktı, divana oturdu. Bana da,
- Gel gurban, biz işimize bakalım. dedi.
Resmin Büyük Halini Görmek İçin Tıklayınız. |
Önüne oturdum, kasıklarına eğilip muhteşemini tekrar ağzıma aldım. Az önceki gibi yalayıp yutuyor, ellerimle gövdesinin kalan yerlerini, taşaklarını okşayıp duruyordum. Koltuk altlarımdan tutup beni yukarıya çekti, kucağına oturttu. İçime girmek istiyordu.
Ben de artık girsin istiyordum ama ağırdan alıyor, kendimi ağırdan satmaya çalışıyordum. İçime almadan ıslak aletini am dudaklarımın arasına boylu boyunca alıp ağır hareketlerle yaylanmaya, öne arkaya gidip gelmeye başladım. O uzun aletin gövdesi boyunca klitorisimi okşuyor, zevkten delirtiyordu beni… Benimle beraber Kazım da inliyordu zevkten…
- Ohhh kurban… Eritiyon beni… Sal kendini sokam biraz kurban… Yalvarırım koyver kendini… Otur şunun üstüne… diye elleri kalçalarımda yoğuruyor, memelerimi sırayla emiyor yutuyor, pala bıyıklarını gerdanımın her yerinde, boyunlarımda dolaştırıyordu.
-Ooohhhh… Kazımmm… Sadece elleyip öpecem dedin… Şimdi amıma sokmak istiyorsun yaramaz… Böyle anlaşmadiık ki seninle… Olmaz ki böyle… Ohhh… Mımmmm… diye inleyip dururken kalçalarımı kazığının üstünde sallayıp duruyordum.
- Kurban bak, birazcık sokayım. Ucu giriversin amcığına… Hadi üzme beni… Dayanamıyom… Hadi…
- Bak, ucundan azcık sokacan, tamam mı? diye kalkıp sırılsıklam, alev alev yanan amcığımı kocaman olmuş aletin mantar şeklindeki kafasına dayadım.
Başı kapımı zorlaya zorlaya girdi. Kıllı ayımın boynuna sımsıkı sarılmış, titreyen dizlerimin üstünde zorlukla durabiliyordum. Zevkten geberiyordum. Kalçalarımı kavrayan kürek gibi eller sımsıkı tuttu, yavaş yavaş aşağıya indirmeye başladı beni… Daha fazla tutamadım kendimi… Öyle tatlı bir geriyordu ki am dudaklarımı, içimi öylesine tatlı tatlı, kalın kalın dolduruyordu ki… Kendimi geriye çektim. Araya eğilip baktım, amımın suları kara yarağın etrafından süzülüyordu beyaz beyaz, parlıyordu ışıkta… Biraz inip kalktım kalın sik içimi kütür kütür yararken bacak aramda duyduğum basınçtan gelmeye başladım. Daha yarağın hepsini içime alamadan, yarısında boşalıyordum. O da
- Ohhhh… Ohhh… diye homurdanmaya başlayınca onun da boşalacağını anladım.
İçimden çıkarıp önünde diz çöktüm, ağzıma aldım. Amımın suları yarağı boylu boyunca kaplamıştı, ellerimin arasında yapış yapıştı koca siki… Fışkırmaya başladı. Ağzımın içinde fişek gibi döllerini hissediyordum. Öyle çok geldi ki, nerdeyse boğulacaktım, ağzımın kenarından süzülmeye başladı fazlaları… Emmeye, elimle sıvazlamaya devam ettim. Birkaç kere daha fışkırdı, ağzım yüzüm dölleriyle doldu. Homurtularla inliyordu başını arkaya atmıştı. İnleyerek gözlerini açtı sonunda,
- Kusura kalma, çabuk geldim, seni mutlu edemedim… diyerek kalktı içeriye gitti.
Su sesi gelmeye başladı. Kendini yıkıyordu. Ben şaşırmıştım bu duruma… Erken boşaldığı için özür diliyordu. Halbuki ben de boşalmıştım onunla beraber… Ben de kalkıp banyoya gittim, elimi yüzümü yıkadım, döllerini temizledim. O da kendini kuruluyordu. Bana da havlu verdi, kurulandım. Sonra beni kucaklayıp içeriye götürdü. Divana yatırdı boylu boyunca,
- Kurban kusura bakma… Temin kaza oldu, çabuk geldim. Şimdi seni iyi ederim… diyerek yine amcığımı yalamaya başladı. Parmakları, dili yine delirtiyor, zevkten kudurtuyordu. İnliyordum altında,
- Hani sadece öpüp koklayıp bırakacaktın Kazımm? Yedin yedin bitirdin beni… Erittin… Napıyorsun böyle bana? Oramda bir şey kalmadı, yedin yuttun bitirdin erkeğim… deyince koptu gitti gene… Dizlerinin üstünde yaklaşıp bacaklarımı araladı, arama girdi. Koca sikini eliyle tutup amıma sürtmeye başladığında yine uçuyordum zevkten…
- Ahh…Ahhh.. Nasıl yemem yutmam gadınım… Öyle tatlısın ki… Fırın gibi yanıyo amcığın… deyip sokuverdi muhteşem aletini amcığıma…
Bir anda başı giren alet amcığıma girip çıkıyor, tatlı tatlı, alıştıra alıştıra yol açıyordu kendine… Amım zonklamaya başlamıştı kalınlığı içine aldıkça… Ömrümde duymadığım kadar zevk duyuyordum yarağı kalın kalın içime girip çıktıkça… Deliriyordum.
- Oohhhh… Ahhhhh… Bitirdin beni Kazım… Koca sikin öldürdü beni… Oohhh… Bu ne güzel sikiş böyle erkeğim… Öldürdün beni yarağınla… Ohhhh… diye diye inliyordum altında…
Tüm ağırlığıyla üstüme abandıkça, o yüz kilonun üstündeki sumocu gövdesiyle altında nefessiz kalıyor, eziliyordum. Geri çekildikçe üstümdeki ağırlık kalkıyor, ben nefes alabilmek için çırpınıyordum. Kocam kamerayı hala bırakmamıştı elinden… Yanımızda, yöremizde dolanıp duruyor, o koca yarağın amıma girip çıkışını en iyi açıdan çekmeye çalışıyordu. Belki yarım saat boyunca altında inlete inlete sikti beni… Kaç defa boşaldım, bacaklarımı kaç defa beline sarıp kendime çektim bilmiyorum.
Sonunda son darbeyi vurdu, belimden tutup kendine çekti beni… Yarıya kadar girip çıkan yarağı köküne kadar amıma girdi. Ben kendimi kaybettim o anda… Koca yarak boğazıma kadar dayandı zannettim, bir an öyle hareketsiz kaldı.
Yarı baygın halimde aletinin içimde zonkladığını, damarlarının attığını hissediyordum. Gerilen vajina duvarlarımın verdiği zevkle, rahmime dayanan iri başının verdiği acı birbirine karışmıştı. Ölüyorum zannettim. Gözlerimden yaş akıyordu.
-Ayy… Durrr… Hayvannn… Deldin… Yardın beni… Offff… Acıyoo… Hareket etme sakın… Yandımm… Durrr… Ohhh… diye feryat ettim.
İçim patlamıştı sanki yeni gerdeğe girmiş gibiydim. Tüm amım zonkluyordu duvarlarıyla, tüm hücrelerimle… Koca alet, balta sapı gibi içimde… Tümüyle sarmıştım koca aleti… Bir zaman öyle kaldık. Sonra alıştı amım… Kaslarımı oynatmaya çalıştım yavaş yavaş… İçimdeki muhteşem aleti hissetmeye çalıştım. Acım da hafifledi. Zevk duygusu yayılmaya başladı tüm vücuduma… Şöminenin ateşi bir yandan, içimdeki şehvet yangını bir yandan, amımdaki aletin fırın gibi sıcaklığı diğer yandan… Terlemeye başladım.
Kollarımla boynuna sarıldım. Kalçalarımı oynattım yavaşça… Gidip gelmeye, kalçalarımı kaldırım indirmeye başladım altında… Kazım da girip çıkıyordu bir yandan… Girişi ayrı, çıkışı ayrı zevk veriyordu… Yara yara amımı, her zevkten uçuyordum. Tekrar tekrar orgazm yaşıyordum çılgın bir tempoyla… Biri duyacak korkusu yoktu bu dağ başında… İçimden geldiği gibi davranıyor, bağırıyor, feryat ediyor, inliyor, kahkahalar atıyordum çılgın gibi…
İçimden çıkardı sikini… Divana oturdu. Ne istediğini anlayıp hemen tepesine tırmandım. Kucağına çıkıp bacaklarımı iyice açtım… İyice açılmış, genişlemiş amcığımı koca sikin kafasına nişanlayıp yavaşça oturmaya başladım. İçi yanıyordu, sırılsıklam olmuş, sular akıyordu amımdan… Zevkten gözlerim kaydı, feryadı kopardım,
- Ohhhh… Sok len koca ayım… Sokk… Deldin beni, parçaladın amcığımı… diye salıverdim kendimi…
Kazık gibi girdi alet içime, dibime kadar… Titreye titreye, inleye inleye zıplıyordum üstünde… Memelerimi ağzına dayadım, pala bıyıklarına sürttüm. Uçları parmak gibi kabarmış memelerimi hırsla, dişleye dişleye emiyor, beni acıdan ve zevkten bağırtıyordu hayvan… Kalçalarım kürek gibi ellerinin arasında yoğruluyordu.
Birden onca zevkin arasında, göt deliğimde bir ıslaklık hissedip ürperdim. Kocam arkamdan yanaşmış götümün deliğini yalıyordu ıslak ıslak… Bir an hareketsiz durup dilini hissetmeye çalıştım. Boylu boyunca yalıyordu deliğimi… Anlaşılan Kazım’ın koca yarağı da nasibini alıyordu dilinden, onu da yalıyordu. Konuşmuyorduk hiç… Kazım uzandığı yerden hareketsiz, bizi izliyordu. Kocam iyice yaladı deliğimi… Sonra ensemden tutup Kazım’a doğru eğdi beni, domaldım. Kayganlaşan arka deliğime dimdik olmuş yarağını kaydırıverdi, ileri geri yapıp alıştırdı götümü…. Kökleyip duruyordu.
İçimde bir milim boşluk kalmamıştı. İki yarak tarafından sikilip duruyordum. Bağırmaktan sesim kısılmıştı artık… Acaip zevk alıyordum. Delirecek gibiydim artık zevkten… Amımda kocaman, hayvan gibi yarak, götümde kocamın yarağı durmaksızın pompalıyorlardı beni aralarında… Boşalmam uzun sürmedi… İki erkek beni aralarına almışlar, acımaksızın düzüp duruyorlardı. Bayılmak üzereydim, dayanacak halim kalmamıştı. Kocam arkamdan sikini çıkarttı ben boşaldıktan sonra, getirip ağzıma verdi. Buz gibi olmuş yarağı yalamaya başladım. Kazım da iyice hızlanmıştı amımda… Ben kocamın sikini yalarken, o alttan pompalıyordu beni…
Kazım’ın aksine kocam tümüyle kılsız bir vücuda sahipti. Ne kasıklarında, ne bacaklarında, kalçalarında hiç kıl yok, yumurta gibiydi. Kazım kocamı böyle görünce
- Beyim, sende de hiç kıl yokmuş, dedi hayretle… Kocam siki benim ağzımda emilirken cevap yetiştirdi,
- Ne yapayım, sen neden kıllıysan, ben de ondan kılsızım… dedi. Kazım düşünceli düşünceli,
- Haklısın beyim… dedi.
Sonra kocamın kılsız kalçalarını okşamaya başladı. Ben kocamın sikini yalarken o da altımda doğrulup başını yaklaştırdı, kocamın sikini benimle beraber yalamaya başladı. Şaşkınlıkla bakakaldık kocamla… Fakat hemen ardından olayı devam ettirdik. Kocam Kazım’ın kafasını eliyle tutup ağzına sikini sokuyor, Kazım da bir yandan sikini yaladığı adamın karısının amına, yani bana alttan koca yarağını sokup çıkarıyordu.
Kocam divana uzandı. Elimden tutup kendine, üstüne çekti beni… 69 yapmaya başladık. Ben kocamın sikini yalarken o da amımı yalıyordu. Kazım arkamdan yaklaştı. Kocam amımı yalarken Kazım’ın sikini tutup bir güzel yaladı, ıslattı, içime soktu aleti… Kazım amıma girip çıkmaya başlamıştı yine… Bu kez kocam alttan klitorisimi, gerçi çektikçe amımdan dışarı çıkan Kazım’ın koca yarağını yalayıp duruyordu.
Yine zevk feryatları koparmaya başlamıştım. Kocam elini uzatıp bacaklarımdan süzülen am sularımda parmaklarını ıslatıp arka deliğime sürdü iyice… İçimde boşluk hissedince başımı çevirip baktım, Kazım’ın sikini tutmuş, arka deliğimde başını gezdiriyordu.
- Oha… O hayvanı götüme sokmayacaksınız di mi? İstemiyorum, sakın ha… diye hafiften naz yaptım.
Oysa kocamla evde bu pozisyon için vibratör bulunduruyorduk, alışıktım yani… Başını sokunca Kazım belimden tutup yüklenmeye başladı. Kütür kütür götüme giriyordu koca yarak… Eşim altımdan kalkmış kalçalarımı ayırıyor, kol gibi aletin içime girmesine yardım ediyordu.
- Hayvansınız siz… Hayvanlar… Götümden ne istiyorsunuz? Ohhhh… Acıyo… Sokma Kazım… Kazımım… Sokma aşkım… Götümün deliği acıyoo… Ahhhh… diye inliyordum durmadan…
Oysa alışıktım buna… Coşturmak için yapıyordum bunu… Yine de kıçıma giren devasa alet acıtıyordu gerçekten… Zevk almaya başlamıştım. Fakat hayvan gerçekten köklemeye başlayınca canım yanmaya başladı iyice… Kocam alttan klitorisimi okşamasına rağmen acı zevki bastırıyordu… Kendimi öne atıp kurtulmaya çalıştım, içimden çıkardım kocamanı, amıma dayadım.
- Yeter artık aşkım… Canım çok yandı. Hadi biraz amımı sik… Amımı yar benim… Ohhhh… diye elimle tutup amıma soktum yine…
Bu kez üçümüz beraber boşaldık. Olduğumuz yerde serilip yattık. Amım götüm sızlıyordu. Sikilmekten yorgun düşmüştüm. Başımı kaldırıp baktım, amımın dudakları kabarmış, dışarı taşmıştı. Kolumu kaldıracak halim yoktu, ayı pestilimi çıkarmıştı benim… Birer sigara yaktık.
- Offf… Kazım, öldürdün beni… dedim. En son ne zaman kadın siktin sen?
- İki sene oldu heralde gurban…
- Peki, yeğenin?
- Yeğen dediğime bakma işte, beraber kaçak işi yapıyoruz. Bu dağ başında karı koca gibi, o bana, ben ona… Ama kadının yeri başka oluyo, amı da götü de başka tad veriyo gurban… Oy amına götüne gurban olduğum… diyerek okşamaya başladı beni…
Koca sikinin inmiş hali bile kocamın kalkmışından daha iri duruyordu bacaklarının arasında… Kalktık, banyoya gittik hep beraber… Ağzımızı yüzümüzü temizledik. Amıma soğuk suyu çarpınca ferahladım.
Odaya geçip oturduk. Yarım saatten fazla böyle kaldık. Bir ara içimiz geçmiş. Vücudumun okşanmasıyla uyandım. Kazım çıplak vücudumu okşayıp yalıyor, kocam kenarda horlayarak uyuyordu. Baktım, karşımızda yeğen… Üstünü soyunmuş, çıplak vaziyette, bize bakarak sikini okşayıp duruyor,
- Kurban, bi he desen, şu çocuğun gönlünü yapsan ha? Hadi kurban…
Çocuğa baktım. Konuşmamıza aldırmadan sikini sıvazlıyor, 31 çekiyordu bana baka baka… Acıdım. Ha bir eksik, ha bir fazla, ne zararı vardı ki…Gülerek bacaklarımı aralayıp oğlana seslendim,
- Gel bakalım çömez… Senin de gönlünü yapayım bari…
Sevinerek geldi yanıma… Siki kocamınki kadar vardı. Başını apış arama daldırdı, acemice amımı yaladı bir süre… Acemi de olsa ıslak dil işte, yine azdırmayı başardı beni…
Islanınca saçından tutup kendime çektim, bacaklarımın arasına yerleşti, sikini gömdü amıma… Birkaç kez gidip gelmesi yetti,
- Geliyom… diye inledi…
- Sakın içime boşalma… diyerek kendimi çektim, sikini çıkarıp ağzıma verdi, püskürtmeye başladı.
Ben yarım kalmıştım. Kazım’a baktım, anında anladı… Oğlanın boşalttığı boşluğu o doldurdu hemen, koca sikini tekrar gömdü içime, gidip gelmeye başladı… Amımın duvarlarını çatlatarak, narin gövdemi altında eze eze tekrar sikti beni… Zevkten uçurdu… Artık bitmiştim. Sıcak ve seks kokan odada hepimiz uyuyup kaldık.
This image has been resized. Click this bar to view the full image. The original image is sized 500x658. |
Sabah neşeyle uyandık. Güzel bir kahvaltı yaptık. Kocam ben gidip arabaya bakayım diyerek yeğeni de yanına aldı, çıktı. Kazım’la yalnız kalmıştık. Bunu fırsat bilen koca ayı tekrar daldı bana… Geceden hala bütün deliklerim sızlıyordu ama hayır diyemedim. Bir süre sonra sevişmenin ortasında arabanın sesini duyduk, korna çaldı. Kocam arkasında yeğenle beraber içeriye girdiğinde Kazım beni altına almış, zevk çığlıkları attıra attıra amıma koyuyordu.
- Bakıyorum hiç vakit kaybetmiyorsunuz… diyerek bir çırpıda soyunup yanımıza geldi. Sikini ağzıma verdi.
Oğlan da çırılçıplak soyunup yanımızda bitmişti. Kazım içimden çıkıp yerini ona verdi. Oğlan genişlemiş amıma girdi, beş on dakika girip çıktıktan sonra göbeğime fışkırttı. O çıkınca Kazım tekrar gömdü koca sikini… Kocam ağzımda emdirdiği sikini gırtlağıma kadar soktu, bağıra bağıra döllerini boşalttı biraz sonra… O da çekildi. Kazım’la ikimiz kalmıştık. Boşalmamız uzun sürdü. İkimiz de bağıra bağıra orgazm olduk. Kazım boşalırken gerçekten bir ayı gibi böğürüyordu üstümde…
Ne kollarımda, ne bacaklarımda derman kalmıştı. Sikini ağzıma sokup döllerini yalattı, temizletti bana… Sonra da bir kukla gibi kucaklayıp banyoya götürdü. Güzelce yıkadı ılık suyun altında, öpe okşaya temizledi her tarafımı…
This image has been resized. Click this bar to view the full image. The original image is sized 500x625. |
Üstümüzü başımızı toplayıp giyindik, kendimize çeki düzen verdik. Bacaklarım titriyordu hala… Evden çıktık. Kazım arabanın bagajını bir sürü içki şişesi, sigaralar, çay paketleriyle doldurdu. Kocam direksiyona geçti, ben de yanına oturdum. Kazım açık camdan uzanıp dudaklarıma son bir kez yumuldu, memelerimi avuçladı. Pala bıyıklarını yine yanaklarıma, boynuma, gerdanıma sürttü. Eteğimin altından amımı avuçlayıp sıkarken kocama,
- Beyim yine gelin… Her zaman başımın üstünde yeriniz var, bilesiniz ha… diyerek uğurladı bizi…
Yola çıktığımızda kocam anlattı ne olduğunu… Aslında çok basit bir şeymiş. Sigorta kutusuna bakmış, marşa giden sigorta atmış. İki dakikada halledilebilecek bir arıza için yolda kalmışız. Tesadüf işte… O gün orada kalmak, o yaraklarla sikişmek varmış kaderde… Güzel bir geceydi. Hayatımda böyle zevk yaşamamıştım hiç… Kimbilir, belki bir gün yolumuz yine buralara düşer.
24 Ağustos 2014 Pazar
Eniştemle yattım | Ensest Seks Hikayesi |
Eniştem ablamla köye gelmişlerdi. Ablamla annem fırında çörek pişiriyorlardı. Ben de eniştemle bahçeye vişne toplamaya gittim. Hava çok sıcaktı. Bir saat kadar vişne topladık. Eniştemin gözü hep bendeydi. Vişnelerden daha çok bana bakıyordu. Bu benim de hoşuma gidiyordu. Ama ben bakireydim. Onunla ilişkiye giremezdim. Bu beni korkutuyordu. Sonra yorulduk. Dinlenmeye başladık. Ben bir tarafa uzandım çimenlerin üstüne. Eniştem bir tarafa. Sessizce duruyorduk. Eniştemin aklından neleri geçirdiğini tahmin edebiliyordum. Bir ara eniştem gözünü bana dikti ve bana çapkınca bakıyordu. Sonra başını kucağıma koydu. Gökyüzüne bakıyordu. Hiçbirşey demiyordu. Yavaşca bacaklarımı okşamaya başladı. Hoşuma gitmişti. Bacaklarımı mıncıklıyordu. Derken gözlerini gözlerime dikti.
Yavaşca ellerini yukarılara doğru kaydırdı. Amıma değmesine az kalmıştı. Ne yapacağımı şaşırmıştım. Karşı gelsem başkaları duyacak, rezil olacaktım. Belki de yalnızca bacaklarımı okşayacak. Başka birşey yapmayacaktı. Tepki göstermedim. Bundan cesaret alan eniştem külotumun üstündem amımı okşamaya başladı. Çok hoşuma gitmişti. İçim bir tuhaf olmuştu.( seks hikayeleri ) Sonra parmağını külotumun içine soktu. Artık amımı onun elindeydi. Daha ne kadar dayanabilirdim, bilmiyordum. Parmaklarıyla amımım dudaklarını okşamaya başladı. İçimden ılık sular akar gibi olmuştu. Amım sulanmaya başlamıştı. Hayır diyemiyordum. Eniştem bildiğini okuyordu. Bir hamlede külotumu çıkardı ve amımı yalamaya başladı. Artık ok yaydan çıkmıştı. Ben de, ne olursa olsun, dedim. Karşı çıkmanın bir faydası yoktu. Zevkini çıkarmak en iyisiydi. Zaten benim de eniştemde gözüm vardı. Bundan iyi fırsat olmazdı. Eniştem 10 dakika falan amımı yaladı. O sırada siki de kazık gibi olmuştu. Beni çimenlerin üzerine iyice yatırdı. Sikinin başını amımın dudaklarına değdirdi. Sonra sikinin başını amıma soktu. Amım sikini yakmıştı. Fırın gibiydi amcığım. Keskin bir hamle . yaptı ve sikinin hepsini amıma soktu. Ben, aaaahhhhh diye bağırdım. kızlığımı eniştem almıştı. Amımdan kanlar akmaya başladı. Ama eniştem durmak bilmiyordu. Sikini amıma sokup sokup çıkarıyordu.( baldız sex hikayesi ) Azmıştı eniştem, resmen. Dibine kadar sokuyordu sikini. Amım dar olduğu için onu iyice sarıyordu. Soktu soktu çıkardı sikini amıma. Beni 15 dakika kadar sikti. . Doymak bilmiyordu. Ben de zevk çığlıkları atıyordum. Eniştem sonunda muradına ermişti. Ben de yarağı yemiştim. Sonunda ikimiz de doyuma ulaştık. İyice yorulmuştuk. Vişne ağacının altında uyuyakalmışız. Aradan iki saat geçmiş. Hemen toparlanıp, topladığımız vişnelerle köye döndük. Daha fazla vişne toplayacak halimiz yoktu. Eniştem sonunda lafı patlattı: BALDIZ BALDAN TATLIYMIŞ…. Kim . dediyse, çok haklıymış
Beyaz kilotlu çoraplı kız sikiş,hikayesi,porno
slm arkadaslar bu bır gercektır zira.birgün programı bayanın biri aradı.sesinizi arkadaşlarımla çok beğeniyoruz .acaba akşam yemeğe çağrı etsek gelirmisiniz diye konuştu.bende ne yalan söyliyim sekse düşkün biri olduğumdan heyecanlandım ve evet dedim.hanelerine gittim.inanın biri belki .fena değildi ancak ikisi muhteşemdi.esmer 2 tane vardı.birinin boyu oldukça uzundu zayıf ince belli manken gibiydi.saçlarıda uzundu.diğer eesmerin boyu ortaydı hafif dolgundu.küt saçlıydı.diğer bayan ise aysun kayacının kopyası gibiydi.üzerlerinde darcıktaytlar badiler vardı.önce yemeğe geçtik herbiri değişik yemekler yapmıştı.afiyetle yerken o akşam grup sekse doğru gittiğimizi anlamıştım.enerjimiz baya arttı dedim.ellerinize sıhhat çok yedik dedim. onlarda mesele değil bu gece burdasın sbaha kadar dediler.haneye haber verdim.arkadaşda kalacam diye.heyacan doruktaydı.üçüdemeslegım ıcabı evın bırıne gıttım ve kapıyı caldım evın ıcınden yukarıya gel dıye bır ses geldı yatak odasından ses gelıyordu ıcerı gırdım ve kımseler yoktu baktımkı kardolabın kapakları sokulmustu sen ısını yap dıye bır ses daha geldı ben ısımı yapmaya basladım ve calısırken bvırde karsımdakı bayan cırılcıplak su bornozu verırmısın dedı ve ben cok utanmıstım uzattım aynı zamanda benımkı hemen kalktı kadın bunu farkedınce yanıma yaklasdı ve basladı ellemeye ben donup kalmıstım hıc kıpırdayamadan bekledımve agzına aldı ben basladım sevmeye yalamaya yarım saat sevdım ve yaladıktan sonra ıcıne gırdım ve tam uc saat hıcdurmadan yattık arkasından ıstedım fazla buyuk dıye ıstemedı cok ısrar ettım fakat arkasından yapamadım arkası hali hazırda gozumun onunden gıtmıyor.ü bayanda sırtımı hem de iğrenmeden tahrikin gücüyle olsa gerek göt deliğimni yalıyordu.süperdi ya.sonra üçüde domaldı götlerimizi yala dediler sırayla o muhteşem üç götü tüm teferruatıyla yaladım.sonra esmerler bizim amımızıyalamadın dediler.sarışın sikimi yalarken onlarda sırayla amlarını kilrotislerini yalattılar zevk sularını içtim.artık sok dediler.kız değiliz dediler.kura çektilkk sırayla amlarını siktim.geciktirici olduğundan dayandım.onlar orgazmı tattılar .üçününde amına koydum . birini sikerken birlikte boşaldım.sonra tatlı ceviz getirdiler.dinlenirken yedik.tekrar süreç başladı.bu seferde daracık göt deliklerine zorlayarak soktum.göğüslerini emdim.ama hepsi sırayla birinin sağ mememsi sonra diğerinin sağ.birinin götüne elimi soktum sonra diğerinin götüne.başka bir deyişle adalaetliydi herşey.onlarda benim heryerimi yaladılar.banyoda hepsini...
Siyah kilotlu çorap tahrik etti Tecavüz!
Ben internetten tanışıp çok buluşurum.Yeniden biri ile buluşmak üzere anlaştım uzun boylu kilolu benim hoşlandığım tipte bir erkek evine gıdecektik evine gittik zati dediği gibi 194 boy 110 kilo ben ufak tefeğim 165 boy 62 kilogram evinde seviştik sonra fantezilere geçtik kölesi oldum tasma taktı bana yatağa tasmamdan bağladı sonra kelepçeleri getirdi ben yere torutup ellerimi arakdan kelepçeledi biraz öyle fantezi yaptık tamma dedim çöz beni çözmedi telefon açtı kendı gibi 2 arkadşı daha geldi onlarda beni siktiler darmadağın .kilodunu indirdim.aleti yaşına göre çok büyüktü.21 santimetre oldugunu söyledi.çırçıplak kalmıstı.bende bodyi çıkardım. önce dudaklarıma yapıştı. alttan amımla oynuyordu.belliydi ki bu olayı önceden başka birisiyle yapmıştı zira çok ustaca sevisiyordu.10 dk kadar öpüştük.sonra dilini amımın içerisinde gezdirmeye başladı.çok zevk alacagım medyadan belliydi.çünkü takriben 1 aydır hiç bir erkekle beraber olmamıstım.bende onun aletini yaladım ve amıma girmesini istedim.yavaşyavaş sokmaya başladı ben zevkten uçuyordum.yarragı çok güzeldi içimde dolaştıkça aşırı zevkleniyordum.sonra gitgeller basladı canım yanıyordu biraz fakat aldırmıyordum.15 dk içerisinde boşaldım fakat yetmemişti hala canım sikişmek istiyordu. oda boşaldı yorulmustu biraz dinlendiktikten sonra tekrar başladık.yarragının üzerinde deli gibi hopluyordum.iniltilerhiç bitmiyordu.ben yeniden bosaldım yaklasık 1.5 saattir sikişiyorduk.yarragını çıkardı ve agzımı actım bi defada agzıma bosaldı.sonra bıraktık ve beraber dusagirdik.dustada biraz oynaştık ve cıktık.çağlar’ a bu aksam bende kalmasını söyledim.kabul etti ve birlikte yattık.o geceyi unutamıyorum neyse şu an için bu kadar arkadaslar benim hatıram çok daha sonra yeniden yazarım...
Siyah kilotlu çoraplı kızı siktim,sikiyor seks hikayesi porno
Kocamı ilk kez aldattım Merhaba değerli okurları okurları ben sevim. 28 yaşında 1.65 boyunda 64 kilo etine dolgun biriyim.eşimle 8 sene önce evlendim.ilk başlarda sekste oldukça tecrübesizlik yaşadım.eşim sürekli seks yapmaktan hoşlanan ve seks yaparken de fantezi anlatmaktan hoşlanan biridir.hep grup seks hikayeleri, veya eşlerin değiş tokuş hikayelerinden,tecavüz fantezileri kurarak benimle sevişir.
Hergün rus pornosu izler, Buna ilk başlarda çok tepkili davranıyordum.türbanlı olduğumdan kabul edemiyordum.ona kızıyordum.o ise her seferinde dahada anlatarak beni azdırmaya çalışıyordu.ona kızmakla beraber zamanla bende bu fantezilerden zevk alıyordum ve daha şehvetle sevişiyordum. Hatta bazen fanteziyi bana anlattırıyordu.bende anlatıyordum.”beni ormanda iki erkekle sik”veya “seni başka biriyle aldatıyorum”,”ev sahibinin oğlu bana tecavüv etti”gibi fanteziler.ama ikimizinde ritmini arttırıyordu.fakat bir türlü bunu gerçekleştiremiyorduk. Kocamla çoğu kez sitelere girer hikaye okur fantezi oluştururuz.onların yerine kendimizi koyarak sevişiriz.yada porno film izleyerek seks yaparız. sex hikayesi
bir gün kocam gece vardiyasına gitmişti.evde yalnızdım.aklıma bir anda seks geldi.sitelerde dolaşıyordum.bir türbanlının komşusuna kendini siktirmesini okuyordum.aynı şeyi yaşamak istiyordum ama nasıl? Bizim ev sahibinin oğlu evli idi onlara sıksık gider gelirdik.hatta sevişmelerimizde onlarla grup seks fantezileri kuruyorduk.kendimi ona siktirecektim kafaya koymuştum.bu fanteziler beni çıldırtmıştı.hemen banyoya gittim bir güzel tıraş oldum.banyomu ettim ve güzelce seksi giyindim.üst kata onlara çıktım.evde ikisi yalnızdılar.oturduk sohbet ettik ama bir yandanda çaktırmadan frikik veriyordum.bir ara karısı nalan banyoya gidince göz göze geldik.oda farkına varmıştı frikiklerimin.bana zaten deli oluyordu onu hissediyordum.kocamı sordu bende işte olduğunu sabah geleceğini söyledim.istersen burada kal dedi bana.neden diye sordum.korkarsın yalnız dedi.gece biri gelir evine sonra kötü olur dedi.bende nerde diyiverdim aniden.sonra karısı gelince konuyu değiştirdik.ben gitmek için hazırlanırken mert yani nalanın kocası dışarı çıktı.neyse vedalaştım nalanla ve eve gittim.kapıyı mahsus tam kapatmadım öylece gittim seksi geceliğimi giydim ve yatağa uzandım.yüzükoyun yatıyordum birazdan kapının açıldığını hissettim.hem titriyordum hemde zevkten deliriyordum.usulca gözlerimi aralayıp baktım mert geliyordu.gözlerimi yumdum uyuyormuş gibi yaptım. Yanıma sokuldu yavaşça ellerini sırtımda gezdiriyordu.inanılmaz kasılmıştım.ilk defa başka bir erkeğin eli tenimde dolaşıyordu.nerdeyse zevkten boşalacaktım.usulca bacaklarımı araladı.parmaklarını geceliğimin altından amıma değdirdi.bir anda irkildim.biraz bekledi sonra usulca içine soktu parmaklarını.geceliğimi belime kadar sıyırmıştı.kıçım tüm görkemiyle önündeydi.uyuma numarasına devam ediyordum.sonra dudaklarıyla amımı yalamaya başladı.bağırmamak için kendimi zor tutuyordum.bacaklarımı iyice açmıştım sonra yalamayı bıraktı her halde soyunuyordu çünkü üzerimden kalkmıştı merak ediyordum.sonra usulca üzerime uzandı.boynumu yalıyordu. aldatan sex hikayeleri
sikini hissediyordum.arkadan amıma doğru sürttürüyordu.karnımın altına bir yastık koydu bende biraz ona yardımcı oldum ve kıçımı geriye doğru şişirdim.çaktırmadan karşı aynadan seyrediyordum.sikini sıvazlıyordu.bir eliyle amımın yanaklarını araladı hafifçe sikini dayadı amım iyice sulanmıştı.dayanamıyordum müthiş bir zevkti.bağırmak istiyordum.usulca amım başka bir yarakla tanıştı.içime yavaş yavaş giriyordu.sonra bir anda kökledi.dayanamadım ve “ooooooohhhhhhhhhhhh”diyiverdim.evet mert artık içimdeydi.ritmi artmıştı bende artık kendimi ritme kaptırmıştım.o soktukça ben “aaaaaaahhhhhhhhh”,”ooooooohhhhhhhhh”sesleri çıkarıyordum.beni çevirdi.bacaklarımı kaldırdı ve yeniden girdi.sonra dudaklarıma yumuldu.bana ne kadar tatlı olduğumu söylüyordu.memelerimi dudaklarımı boynumu hoyratça yalıyor ve ısırıyordu.ona iz bırakmamasını söyledim.sonra sikini çıkardı ve yalamam için ağzıma verdi.sanki bana tecavüz ediyordu.ben ise müthiş zevk alıyordum.canım yanıyordu ama.bana “nasıl hoşuna gittimi sana tecavüz etmem”diyordu.bende eeeevvvveeeeet diyordum “seni götünden de sikecem”dedi ben “hayır olmaz hiç siktirmedim götümü”dedim.”iyi şimdi tadına varırsın dön ve domal “dedi.ne kadar istemediysem de ikna edemedim.beni güzelce domalttı yandan biraz krem aldı ve götüme sürdü sonra kendi sikine sürdü.yalvarıyordum yapma diye ama bir yandan da çıldırıyordum.usulca başını dayadı.yüklendi canım çok yanmıştı girmemişti.tekrar dayadı bana ıkınmamı söyledi.bende ıkındım.aniden sokunca içimde şimşekler çakıyordu.bir anda “yyyeeeeeeeeettttttteeeeeeeerrrrrrr”,”sssoooooookkkkkkmmmmmaaaaaa “dedim.biraz durakladı.yavaş yavaş canımın yanması zevke dönüşmeye başlamıştı.ritimleri yavaş yavaş arttırdı bende artık zevkle götümü ona ittiriyordum ritme uymuştum.”ooooooohhhhhh”,”siiikkkk seeeevvvgiiiiliiim”senindir diyordum.bir anda içimde sıcak bir volkan patladı bende elimle amımı okşuyordum .eeeevvvveeeeet titremeye başlamıştım ikinci kez “oooooohhhhhhh “dememle bende boşalıvermiştim.sonra banyoya gittik beraber yıkanırken beni bir postada orada ayakta sikti ve bu sefer ağzıma boşaldı.ilk defa ağzıma birisi boşalıyordu.bu gece hep ilkleri yaşıyordum.sonra beni öptü ve usulca gitti.sonraları her fırsatta ona siktiriyordum ve bu sikişlerimi sanki fanteziymiş gibi kocama anlatıyordum sevişirken.kocamda müthiş zevk alıyordu.sizinde güzel fanteziniz varsa bekliyorum.
Hergün rus pornosu izler, Buna ilk başlarda çok tepkili davranıyordum.türbanlı olduğumdan kabul edemiyordum.ona kızıyordum.o ise her seferinde dahada anlatarak beni azdırmaya çalışıyordu.ona kızmakla beraber zamanla bende bu fantezilerden zevk alıyordum ve daha şehvetle sevişiyordum. Hatta bazen fanteziyi bana anlattırıyordu.bende anlatıyordum.”beni ormanda iki erkekle sik”veya “seni başka biriyle aldatıyorum”,”ev sahibinin oğlu bana tecavüv etti”gibi fanteziler.ama ikimizinde ritmini arttırıyordu.fakat bir türlü bunu gerçekleştiremiyorduk. Kocamla çoğu kez sitelere girer hikaye okur fantezi oluştururuz.onların yerine kendimizi koyarak sevişiriz.yada porno film izleyerek seks yaparız. sex hikayesi
bir gün kocam gece vardiyasına gitmişti.evde yalnızdım.aklıma bir anda seks geldi.sitelerde dolaşıyordum.bir türbanlının komşusuna kendini siktirmesini okuyordum.aynı şeyi yaşamak istiyordum ama nasıl? Bizim ev sahibinin oğlu evli idi onlara sıksık gider gelirdik.hatta sevişmelerimizde onlarla grup seks fantezileri kuruyorduk.kendimi ona siktirecektim kafaya koymuştum.bu fanteziler beni çıldırtmıştı.hemen banyoya gittim bir güzel tıraş oldum.banyomu ettim ve güzelce seksi giyindim.üst kata onlara çıktım.evde ikisi yalnızdılar.oturduk sohbet ettik ama bir yandanda çaktırmadan frikik veriyordum.bir ara karısı nalan banyoya gidince göz göze geldik.oda farkına varmıştı frikiklerimin.bana zaten deli oluyordu onu hissediyordum.kocamı sordu bende işte olduğunu sabah geleceğini söyledim.istersen burada kal dedi bana.neden diye sordum.korkarsın yalnız dedi.gece biri gelir evine sonra kötü olur dedi.bende nerde diyiverdim aniden.sonra karısı gelince konuyu değiştirdik.ben gitmek için hazırlanırken mert yani nalanın kocası dışarı çıktı.neyse vedalaştım nalanla ve eve gittim.kapıyı mahsus tam kapatmadım öylece gittim seksi geceliğimi giydim ve yatağa uzandım.yüzükoyun yatıyordum birazdan kapının açıldığını hissettim.hem titriyordum hemde zevkten deliriyordum.usulca gözlerimi aralayıp baktım mert geliyordu.gözlerimi yumdum uyuyormuş gibi yaptım. Yanıma sokuldu yavaşça ellerini sırtımda gezdiriyordu.inanılmaz kasılmıştım.ilk defa başka bir erkeğin eli tenimde dolaşıyordu.nerdeyse zevkten boşalacaktım.usulca bacaklarımı araladı.parmaklarını geceliğimin altından amıma değdirdi.bir anda irkildim.biraz bekledi sonra usulca içine soktu parmaklarını.geceliğimi belime kadar sıyırmıştı.kıçım tüm görkemiyle önündeydi.uyuma numarasına devam ediyordum.sonra dudaklarıyla amımı yalamaya başladı.bağırmamak için kendimi zor tutuyordum.bacaklarımı iyice açmıştım sonra yalamayı bıraktı her halde soyunuyordu çünkü üzerimden kalkmıştı merak ediyordum.sonra usulca üzerime uzandı.boynumu yalıyordu. aldatan sex hikayeleri
sikini hissediyordum.arkadan amıma doğru sürttürüyordu.karnımın altına bir yastık koydu bende biraz ona yardımcı oldum ve kıçımı geriye doğru şişirdim.çaktırmadan karşı aynadan seyrediyordum.sikini sıvazlıyordu.bir eliyle amımın yanaklarını araladı hafifçe sikini dayadı amım iyice sulanmıştı.dayanamıyordum müthiş bir zevkti.bağırmak istiyordum.usulca amım başka bir yarakla tanıştı.içime yavaş yavaş giriyordu.sonra bir anda kökledi.dayanamadım ve “ooooooohhhhhhhhhhhh”diyiverdim.evet mert artık içimdeydi.ritmi artmıştı bende artık kendimi ritme kaptırmıştım.o soktukça ben “aaaaaaahhhhhhhhh”,”ooooooohhhhhhhhh”sesleri çıkarıyordum.beni çevirdi.bacaklarımı kaldırdı ve yeniden girdi.sonra dudaklarıma yumuldu.bana ne kadar tatlı olduğumu söylüyordu.memelerimi dudaklarımı boynumu hoyratça yalıyor ve ısırıyordu.ona iz bırakmamasını söyledim.sonra sikini çıkardı ve yalamam için ağzıma verdi.sanki bana tecavüz ediyordu.ben ise müthiş zevk alıyordum.canım yanıyordu ama.bana “nasıl hoşuna gittimi sana tecavüz etmem”diyordu.bende eeeevvvveeeeet diyordum “seni götünden de sikecem”dedi ben “hayır olmaz hiç siktirmedim götümü”dedim.”iyi şimdi tadına varırsın dön ve domal “dedi.ne kadar istemediysem de ikna edemedim.beni güzelce domalttı yandan biraz krem aldı ve götüme sürdü sonra kendi sikine sürdü.yalvarıyordum yapma diye ama bir yandan da çıldırıyordum.usulca başını dayadı.yüklendi canım çok yanmıştı girmemişti.tekrar dayadı bana ıkınmamı söyledi.bende ıkındım.aniden sokunca içimde şimşekler çakıyordu.bir anda “yyyeeeeeeeeettttttteeeeeeeerrrrrrr”,”sssoooooookkkkkkmmmmmaaaaaa “dedim.biraz durakladı.yavaş yavaş canımın yanması zevke dönüşmeye başlamıştı.ritimleri yavaş yavaş arttırdı bende artık zevkle götümü ona ittiriyordum ritme uymuştum.”ooooooohhhhhh”,”siiikkkk seeeevvvgiiiiliiim”senindir diyordum.bir anda içimde sıcak bir volkan patladı bende elimle amımı okşuyordum .eeeevvvveeeeet titremeye başlamıştım ikinci kez “oooooohhhhhhh “dememle bende boşalıvermiştim.sonra banyoya gittik beraber yıkanırken beni bir postada orada ayakta sikti ve bu sefer ağzıma boşaldı.ilk defa ağzıma birisi boşalıyordu.bu gece hep ilkleri yaşıyordum.sonra beni öptü ve usulca gitti.sonraları her fırsatta ona siktiriyordum ve bu sikişlerimi sanki fanteziymiş gibi kocama anlatıyordum sevişirken.kocamda müthiş zevk alıyordu.sizinde güzel fanteziniz varsa bekliyorum.
Oğlumun Arkadaşıyla Muhteşem Sikiş Hikayem
Adım Asuman. 38 yaşında, bir erkek çocuk sahibi, eşinden boşanmış, fiziği ve medeni halimle erkeklerin peşinde koştuğu bir kadınım. Özellikle bacaklarım, göğüslerim, sarı saçlarım ve ses tonum erkekleri hemen etkiliyor. Bir kadın olarak bunun farkındayım ve bu durumumdan son derece memnunum.
Çocuklu olmam nedeniyle oldukça dikkat etmem gerektiğinden çok fazla bu durumun zevkini çıkaramıyorum. Eşimden 4 sene evvel boşandım. Tek sebep cinsel olarak yetersizliği idi. Çok erken, 17 yaşımda evlenmiş, hemen de çocuk yapmıştım. Ama her zaman kendime baktım. Kocamın yetersizliği yüzünden onu bir çok kez boynuzlayarak ihtiyacımı karşılıyordum. Ama artık duldum ve herkesin gözü üzerimdeydi.
Oğlum Mert büyümüş, üniversitede okuyordu. Liseden beri birlikte okudukları Haluk ile aynı üniversiteyi kazanmışlar, çoğu kez birlikte ya bizde ya da Haluk’larda ders çalışıyorlardı. Haluk Mert’e göre fiziki açıdan daha gelişmiş bir çocuktu. 25–26 gösteriyordu. Oysa Mert ile aynı yaştaydılar.
Bize geldiklerinde her zaman beni süzer, resmen gözlerini üzerimden alamazdı. Mert’ten dolayı sesimi çıkaramıyordum. Aslında hoşuma da gitmiyor değildi hani… Epey uzun zamandan beri hiçbir erkekle de birlikte olmamıştım. Erkeksizlik başıma vurmuştu ama bu oğlumun arkadaşı da olmazdı ya… Hem ben sübyancı mıyım diye içimden geçirdim.

Bu düşüncemin üzerinden bir ay geçmişti. Oğlum Mert arkadaşlarıyla hafta sonu için Sapanca’ya gitmişlerdi. Evde yalnızdım ve her tarafımı ateşler basıyordu. Televizyon seyrederken masumane bir öpüşme sahnesi anında kendimle oynadığımı hissettim.
Gayri ihtiyari olmuştu ve üstelik elim göğüslerimdeyken bacak aramın da ıslandığını hissetmiştim. Ben yine de filimi seyretmeye devam ediyordum ama kendimle oynamam daha da artmış ve amımın suları külotumu ıslatmaya başlamıştı.
Bu durumda kendimi tatmin etmek istemiyordum. Çok uzun zamandır yaptığım buydu, bıkmıştım artık kendimle oynamaktan… Ne vibratör, ne salatalıklar, ne fırça sapları, ne parmaklarım… Gerçek bir erkeklik organı girsin istiyordum içime… Mert de evde yokken birini bulmalıydım.

Bir erkekle birlikte olmalıyım diye düşündüm ve hemen olduğum yerden kalkarak üzerime askılı bir tişört geçirdim. Altıma da dizimin neredeyse bir karış üzerinde pilili kot mini etek giydim. Amacım bir kafeye, bara gidip gözüme kestirdiğim bir erkekle otel odasında sabahlayıp ateşimi söndürmekti.
Bu düşünce bile beni deli ediyordu. Vücudumda yanmayan hiçbir yerim yoktu, bacak aram, amım, göt deliğim resmen tutuşuyordu. Kasıklarımda sert, kıllı bir erkek kasığı, vücudumda hoyrat bir erkek eli istiyordum.

Tam giyinmiş evden çıkıyordum ki telefon çaldı. Mert olabilirdi, evet arayan Mertti.
”Anne, Haluk buraya gelmedi, telefonu da cevap vermiyor. Evine bir bakar mısın? Çok merak ediyoruz, bana bildirirsen sevinirim…” dedi.
Ben de merak etmiştim ve olur diyerek telefonu kapattım. Evden çıkarak üzerime aldığım hırkayı arabama bırakıp Halukların evine yöneldim. Merakla kapıyı çaldığımda Haluk kapıyı açtı. Beni karşısında mini etekli ve oldukça açık bir tişörtle görünce gözlerini benden ayıramadan kekeleyerek,
”Aaa.. Asuman teyze…” diyebildi. Sonra kendini toparlayarak “Buyurun, buyurun…” diyebildi.

”Hayırdır Halukcuğum? Mertlerle bulumak için gitmemişsin. Seni çok merak etmiş. Ev telefonunu da hatırlayamamışlar, cebine de ulaşılamıyormuş, beni gönderdi sana, haber bekliyorlar benden…” dedim. Haluk ta
”Ya, anneannem hastalanmış. Babamlar acilen memlekete gidince ben kaldım, gidemedim. Biliyorsunuz evde kediler var. Cebimin de şarjı bitmiş, daha yeni fark ettim. Hatta siz geldiğinizde şarja koyuyordum..” dedi.
”Eee.. Bir şeye ihtiyacın var mı? Yemek filan yedin mi?”

”Valla yumurta kırmaya hazırlanıyordum ama… Nasıl becereceğimi de bilmiyorum açıkçası…”
”“Müsaitsen dur bir bakayım…”
”Olur mu öyle şey? Buyurun, özür dilerim kafam çalışmadı. Tekrar özür dilerim…” diyerek beni içeri davet etti.
Bu arada Mert’i de arayarak durumdan haberdar ettikten sonra mutfağa yöneldim. Haluk’a sahanda sucuklu yumurta yaptım. Salondaki yemek masasına servis açtım ve Haluk yumurtayı yiyene kadar koltukta oturup onu bekledim. Haluk yumurtasını yerken bile defalarca bana teşekkür ediyor ama gözlerini de bacaklarımdan alamıyordu.

Yumurtasını bitirdikten sonra kalkıp karşımdaki deri koltuğa geçti. Havadan sudan konuşuyorduk. Bir ara baktım sadece ben konuşuyorum. O ise dalmış, gözleri bacaklarıma kilitlenmiş, hiç konuşmuyor. Anlattıklarımı duymuyor bile…
Hay allah, bir de baktım ki, mini eteğimi ne kadar çekiştirsem, koltukta oturduğum yerde plileri açılıp duruyor. Ben konuşmaya dalmışım, etek kasıklarıma kadar çıkmış, karşıdan külodumu görebildiğine emindim. Çocukcağız hipnotize olmuş gibi gözlerini ayıramıyordu manzaradan… Kendimi toparlamaya, eteğimi çekiştirerek frikiğimi kapatmaya çalışınca silkindi. Ben dayanamadım,
”Ne o Haluk, nerelere daldın öyle?” dedim gülümseyerek… Kızardı, bozardı,
”Şeyy… Öylesine…” diye kekeledi. Az önceki etek altı küloduma mıhlanan bakışları, bendeki şehvet hislerini tekrar uyandırmıştı. Kendimi tutamıyordum.

”Öylesine değil işte, ben nereye baktığını biliyorum. Deminden beri bacaklarımı dikizleyip duruyorsun. Çok yaramaz çocuksun sen..:” dedim şakaya vurarak… Benim şakalaştığımı görünce biraz rahatladı. Yine de kıpkırmızı bir suratla,
”Siz çok güzel bir kadınsınız.. Bakmamak elimde değil…” dedi.
”Gerçekten mi? Beni güzel mi buluyorsun?”
”Evet… Hem… Hem de çok güzel buluyorum…”
”Yaaa… Teşekkür ederim iltifatına…”
”Gerçekten söylüyorum inanın…”

Birden çok etkilenmiştim. Zaten her şeye hazır olan ben, tahrik olmuş vaziyette olduğum yerden kalktım. Gerinir gibi yaparak kollarımı havaya kaldırdım. Bu hareketimle eteklerim iyice yukarı kalkmış bacaklarım tamamen ortaya çıkmıştı. Bu hareketi bilinçli yapmış Haluk’u tahrik etmek istemiştim.
Haluk bu hareketim karşısında yutkunmuş, gözlerini önüne eğmişti. Ben daha da tahrik olmuş bir halde bu sefer tamamen istem dışı sürüklenircesine Haluk’un yanına yanaşırken hafif hafif etrafımda dönerek dans eder gibi bir hareket yaptım.. İki elimle göğsümden başlayarak belimi, kalçalarımı sıvazlayarak sordum,
”İnanmıyorum sana, neremi beğeniyorsun peki?” dedim kısık bir sesle…

Haluk gözleri açılmış, beni takip ediyor, nefes bile almıyordu. Ok yaydan çıkmış Haluk’la sevişmemiz kaçınılmaza doğru yol alıyordu. Yanına oturduğumda terden sırılsıklam olduğunu ve çok derin nefes aldığını hissettim.
Hiç ara vermeden bacağımı bacağının üzerine atarak dirseğimi omzuna dayadım, elimle saçını okşamaya başladım. O da kolunu belime atmıştı. Bu hareketimle bacaklarım ayrılmış, şeffaf dantelli küçücük külotum ve amım ortaya çıkmıştı. Haluk’un kulağına eğilerek,
”Madem güzel buluyorsun, o zaman bu güzelliğin hakkını ver canım…” Hala beklediğim gibi bir hareket yapmıyordu velet… İçinde açmazlar yaşadığı belliydi.
”Ama siz… Mert’in annesi…” diye kekelerken biraz sert kaçan bir sesle, bozulmuş gibi,
”O zaman hayallerinde kalmak zorunda…” dedim ve bacağımı üzerinden alıyordum ki,
”Hayır, hayır.. Bunu yapmayın… Sizi istiyorum… Hem de çok istiyorum…” dedi.

”O zaman Mert’i filan bir kenara bırak, bu fırsatı değerlendir güzelim… Evde ikimiz yalnızız… Ben kadınım, sen erkeksin… Erkek olarak yapacağını yap…” diyerek bacaklarımı aralayıp amımı tamamen ortaya çıkardım. Şeffaf külodun altında görünen kabarmış am dudaklarımı elimle okşadım. Akan sulardan külodun önü ıslanmıştı bile…
Haluk hemen elleriyle tişörtümü yukarı sıyırarak göğüslerimi okşamaya ve deli gibi öpmeye başladı. Bir müddet öpüp okşadıktan sonra yerimden doğrularak etekliğimi çıkardım. Pantolonunun fermuarını çektim, yarağını dışarı çıkartarak ağzıma alıverdim.

Harika bir yarağı vardı. Taş gibiydi ve oldukça iriydi. Yarağını dibine kadar ağzıma alarak emiyordum. O da kolunu uzatarak elini külotumun içine sokuyor, zevk ve heyecandan sırılsıklam olmuş amımı okşuyor, parmaklıyordu. Yarağı artık taş gibi olmuş amıma girmeye hazır hale gelmişti.
Eğilip tek hamlede külotumu çıkarttığımda o da tişörtünü, pantolonunu ve külotunu çıkarmıştı. Sırtımı ona dönerek bacaklarımı üzerinden geçirip elimle kavradığım yarağının üzerine oturmaya başladım. Duyduğum zevk ve heyecandan yapış yapış olan amım hiç zorlanmadan o kocaman ve kalın yarağı dibine kadar almıştı.

Yarağın her santimini hissetmiştim ama, amım hala daha yok mu der gibiydi. Amımın kaslarını oynatarak yarağını içimde sıkıştırıp gevşetirken üzerinde inip kalkmaya başlamıştım. Bir yandan da parmaklarımla amımın dudaklarını açabildiğim kadar açarak yarağın daha çok sürtünmesini sağlıyordum. Bir müddet sonra yarağın üzerinden kalkıp bu kez yüzümü Haluk’a döndüm.
Güzel yarağını tekrar içime aldım. Kollarımı boynuna dolayarak dudaklarına yumuldum ve üzerinde inip kalkmaya devam ettim. Dakikalar sürdü inip kalkmalarım… Dudaklarını bitirircesine emiyordum. Haluk da ellerini memelerime yapıştırmış, avuçlarında sıkıyor, uçlarını ovalıyordu.

Birde bire müthiş bir zevk dalgasına tutularak sular seller gibi, tam anlamıyla şaldır şaldır boşaldım. Boşalırken attığım çığlık bile beni ürkütmüştü. Ama Haluk daha da azmış, amını suladım götünü de isterim diye tutturmuştu.
20 yaşındaydı ama değme tecrübeli erkeklere taş çıkarırdı. Tam bir erkek ve süper bir sikiciydi. Bu kadar zaman sikinin üstünde zıplamama rağmen daha boşalmaya niyeti yoktu… Hemen yarağının üzerinden kalkarak am sularımla vıcık vıcık kayganlaşmış yarağını elimle kavrayarak göt deliğime dayadım. Bunu isteyerek hislerime tercüman olmuştu.
Daha kafasını dayamamla birlikte, Haluk’un ilk hamlesiyle yarrağının başı içime girmişti bile… Ona yardımcı olmak için ıkınarak yarağın üzerine yüklenince tamamı götümün içinde kayboldu. Arka deliğimde hissettiğim acı ve kalınlık yüzünden dudaklarımı ısırdım. İnliyordum.

Bu sefer ben hareketsizken o alttan bana geçirmeye başladı. Göt deliğimde bir pompa gibi yarağını çalıştırmaktaydı. Minik deliğim iyice açılmış rahatlamıştı. Haluk artık götümden çıkıp amıma, amımdan çıkıp götüme dalıp duruyor, taşakları apışlarımı kasıklarımı dövüp duruyordu.
Haluk birden bire yerinden doğrularak beni koltuğa yüzükoyun yatırdı. Hafif domalmış pozisyonda, bacaklarımı parçalarcasına ayırarak amıma öyle bir yüklendi ki… İşte o an içimde ne var ne yoksa dışarı patlatırcasına, boğuk bir çığlıkla, ağlarcasına boşaldım
Vücudum hala titriyor, orgazmın doruklarını yaşıyordum ki Haluk amımda iyice hızlanarak gidip gelmeye başladı. Beni tek bacağımın üzerinde tutup diğer bacağımı kıvırarak göğsüne sıkıştırdı. Amıma geçirmeye başladı. Alttan harika vuruyordu. Birden bire nefesi sıklaşmaya ve kasılmalara başladı.

Korunmuyordum ve içime boşaltamazdım onu… Kendimi ondan kurtararak önünde diz çöktüm ve yarağını hızla sıvazlamaya başladım. Az sonra da Haluk iniltiler eşliğinde sert kasılmalarla boşalmaya başlamıştı. Tüm spermleri ağzımı ve yüzümü doldurmuş, sızanlar çenemden göğüslerime akıyordu. İkimiz de koltuğa yığılıp kaldık. Ağzımdan çıkan tek kelime
”Harikaydın canım…” oldu. Haluk da,
”Aynen, sen de…” diyebildi.

Sonra birlikte öpüşe koklaşa, sevişe sevişe duş aldık ve önümüzdeki uzun geceyi sabaha kadar uyumaksızın sevişerek geçirdik. Gün ışıdığında Haluk hala beni sikiyor, ben ise 5–6 orgazma ulaşmanın mesafelerini kat ediyordum.
O akşamdan sonra Halukla her fırsatta bir araya gelip bir otelde ya da başka bir ıssız köşede, genelde bu benim arabamda oluyordu, sık sık sevişiyoruz. Bir gün kızgınlıkla oğluma “ananı sikerim” dese hiç de yalan söylememiş olacak.

Çocuklu olmam nedeniyle oldukça dikkat etmem gerektiğinden çok fazla bu durumun zevkini çıkaramıyorum. Eşimden 4 sene evvel boşandım. Tek sebep cinsel olarak yetersizliği idi. Çok erken, 17 yaşımda evlenmiş, hemen de çocuk yapmıştım. Ama her zaman kendime baktım. Kocamın yetersizliği yüzünden onu bir çok kez boynuzlayarak ihtiyacımı karşılıyordum. Ama artık duldum ve herkesin gözü üzerimdeydi.
Oğlum Mert büyümüş, üniversitede okuyordu. Liseden beri birlikte okudukları Haluk ile aynı üniversiteyi kazanmışlar, çoğu kez birlikte ya bizde ya da Haluk’larda ders çalışıyorlardı. Haluk Mert’e göre fiziki açıdan daha gelişmiş bir çocuktu. 25–26 gösteriyordu. Oysa Mert ile aynı yaştaydılar.
Bize geldiklerinde her zaman beni süzer, resmen gözlerini üzerimden alamazdı. Mert’ten dolayı sesimi çıkaramıyordum. Aslında hoşuma da gitmiyor değildi hani… Epey uzun zamandan beri hiçbir erkekle de birlikte olmamıştım. Erkeksizlik başıma vurmuştu ama bu oğlumun arkadaşı da olmazdı ya… Hem ben sübyancı mıyım diye içimden geçirdim.
Bu düşüncemin üzerinden bir ay geçmişti. Oğlum Mert arkadaşlarıyla hafta sonu için Sapanca’ya gitmişlerdi. Evde yalnızdım ve her tarafımı ateşler basıyordu. Televizyon seyrederken masumane bir öpüşme sahnesi anında kendimle oynadığımı hissettim.
Gayri ihtiyari olmuştu ve üstelik elim göğüslerimdeyken bacak aramın da ıslandığını hissetmiştim. Ben yine de filimi seyretmeye devam ediyordum ama kendimle oynamam daha da artmış ve amımın suları külotumu ıslatmaya başlamıştı.
Bu durumda kendimi tatmin etmek istemiyordum. Çok uzun zamandır yaptığım buydu, bıkmıştım artık kendimle oynamaktan… Ne vibratör, ne salatalıklar, ne fırça sapları, ne parmaklarım… Gerçek bir erkeklik organı girsin istiyordum içime… Mert de evde yokken birini bulmalıydım.
Bir erkekle birlikte olmalıyım diye düşündüm ve hemen olduğum yerden kalkarak üzerime askılı bir tişört geçirdim. Altıma da dizimin neredeyse bir karış üzerinde pilili kot mini etek giydim. Amacım bir kafeye, bara gidip gözüme kestirdiğim bir erkekle otel odasında sabahlayıp ateşimi söndürmekti.
Bu düşünce bile beni deli ediyordu. Vücudumda yanmayan hiçbir yerim yoktu, bacak aram, amım, göt deliğim resmen tutuşuyordu. Kasıklarımda sert, kıllı bir erkek kasığı, vücudumda hoyrat bir erkek eli istiyordum.
Tam giyinmiş evden çıkıyordum ki telefon çaldı. Mert olabilirdi, evet arayan Mertti.
”Anne, Haluk buraya gelmedi, telefonu da cevap vermiyor. Evine bir bakar mısın? Çok merak ediyoruz, bana bildirirsen sevinirim…” dedi.
Ben de merak etmiştim ve olur diyerek telefonu kapattım. Evden çıkarak üzerime aldığım hırkayı arabama bırakıp Halukların evine yöneldim. Merakla kapıyı çaldığımda Haluk kapıyı açtı. Beni karşısında mini etekli ve oldukça açık bir tişörtle görünce gözlerini benden ayıramadan kekeleyerek,
”Aaa.. Asuman teyze…” diyebildi. Sonra kendini toparlayarak “Buyurun, buyurun…” diyebildi.
”Hayırdır Halukcuğum? Mertlerle bulumak için gitmemişsin. Seni çok merak etmiş. Ev telefonunu da hatırlayamamışlar, cebine de ulaşılamıyormuş, beni gönderdi sana, haber bekliyorlar benden…” dedim. Haluk ta
”Ya, anneannem hastalanmış. Babamlar acilen memlekete gidince ben kaldım, gidemedim. Biliyorsunuz evde kediler var. Cebimin de şarjı bitmiş, daha yeni fark ettim. Hatta siz geldiğinizde şarja koyuyordum..” dedi.
”Eee.. Bir şeye ihtiyacın var mı? Yemek filan yedin mi?”
”Valla yumurta kırmaya hazırlanıyordum ama… Nasıl becereceğimi de bilmiyorum açıkçası…”
”“Müsaitsen dur bir bakayım…”
”Olur mu öyle şey? Buyurun, özür dilerim kafam çalışmadı. Tekrar özür dilerim…” diyerek beni içeri davet etti.
Bu arada Mert’i de arayarak durumdan haberdar ettikten sonra mutfağa yöneldim. Haluk’a sahanda sucuklu yumurta yaptım. Salondaki yemek masasına servis açtım ve Haluk yumurtayı yiyene kadar koltukta oturup onu bekledim. Haluk yumurtasını yerken bile defalarca bana teşekkür ediyor ama gözlerini de bacaklarımdan alamıyordu.
Yumurtasını bitirdikten sonra kalkıp karşımdaki deri koltuğa geçti. Havadan sudan konuşuyorduk. Bir ara baktım sadece ben konuşuyorum. O ise dalmış, gözleri bacaklarıma kilitlenmiş, hiç konuşmuyor. Anlattıklarımı duymuyor bile…
Hay allah, bir de baktım ki, mini eteğimi ne kadar çekiştirsem, koltukta oturduğum yerde plileri açılıp duruyor. Ben konuşmaya dalmışım, etek kasıklarıma kadar çıkmış, karşıdan külodumu görebildiğine emindim. Çocukcağız hipnotize olmuş gibi gözlerini ayıramıyordu manzaradan… Kendimi toparlamaya, eteğimi çekiştirerek frikiğimi kapatmaya çalışınca silkindi. Ben dayanamadım,
”Ne o Haluk, nerelere daldın öyle?” dedim gülümseyerek… Kızardı, bozardı,
”Şeyy… Öylesine…” diye kekeledi. Az önceki etek altı küloduma mıhlanan bakışları, bendeki şehvet hislerini tekrar uyandırmıştı. Kendimi tutamıyordum.
”Öylesine değil işte, ben nereye baktığını biliyorum. Deminden beri bacaklarımı dikizleyip duruyorsun. Çok yaramaz çocuksun sen..:” dedim şakaya vurarak… Benim şakalaştığımı görünce biraz rahatladı. Yine de kıpkırmızı bir suratla,
”Siz çok güzel bir kadınsınız.. Bakmamak elimde değil…” dedi.
”Gerçekten mi? Beni güzel mi buluyorsun?”
”Evet… Hem… Hem de çok güzel buluyorum…”
”Yaaa… Teşekkür ederim iltifatına…”
”Gerçekten söylüyorum inanın…”
Birden çok etkilenmiştim. Zaten her şeye hazır olan ben, tahrik olmuş vaziyette olduğum yerden kalktım. Gerinir gibi yaparak kollarımı havaya kaldırdım. Bu hareketimle eteklerim iyice yukarı kalkmış bacaklarım tamamen ortaya çıkmıştı. Bu hareketi bilinçli yapmış Haluk’u tahrik etmek istemiştim.
Haluk bu hareketim karşısında yutkunmuş, gözlerini önüne eğmişti. Ben daha da tahrik olmuş bir halde bu sefer tamamen istem dışı sürüklenircesine Haluk’un yanına yanaşırken hafif hafif etrafımda dönerek dans eder gibi bir hareket yaptım.. İki elimle göğsümden başlayarak belimi, kalçalarımı sıvazlayarak sordum,
”İnanmıyorum sana, neremi beğeniyorsun peki?” dedim kısık bir sesle…
Haluk gözleri açılmış, beni takip ediyor, nefes bile almıyordu. Ok yaydan çıkmış Haluk’la sevişmemiz kaçınılmaza doğru yol alıyordu. Yanına oturduğumda terden sırılsıklam olduğunu ve çok derin nefes aldığını hissettim.
Hiç ara vermeden bacağımı bacağının üzerine atarak dirseğimi omzuna dayadım, elimle saçını okşamaya başladım. O da kolunu belime atmıştı. Bu hareketimle bacaklarım ayrılmış, şeffaf dantelli küçücük külotum ve amım ortaya çıkmıştı. Haluk’un kulağına eğilerek,
”Madem güzel buluyorsun, o zaman bu güzelliğin hakkını ver canım…” Hala beklediğim gibi bir hareket yapmıyordu velet… İçinde açmazlar yaşadığı belliydi.
”Ama siz… Mert’in annesi…” diye kekelerken biraz sert kaçan bir sesle, bozulmuş gibi,
”O zaman hayallerinde kalmak zorunda…” dedim ve bacağımı üzerinden alıyordum ki,
”Hayır, hayır.. Bunu yapmayın… Sizi istiyorum… Hem de çok istiyorum…” dedi.
”O zaman Mert’i filan bir kenara bırak, bu fırsatı değerlendir güzelim… Evde ikimiz yalnızız… Ben kadınım, sen erkeksin… Erkek olarak yapacağını yap…” diyerek bacaklarımı aralayıp amımı tamamen ortaya çıkardım. Şeffaf külodun altında görünen kabarmış am dudaklarımı elimle okşadım. Akan sulardan külodun önü ıslanmıştı bile…
Haluk hemen elleriyle tişörtümü yukarı sıyırarak göğüslerimi okşamaya ve deli gibi öpmeye başladı. Bir müddet öpüp okşadıktan sonra yerimden doğrularak etekliğimi çıkardım. Pantolonunun fermuarını çektim, yarağını dışarı çıkartarak ağzıma alıverdim.
Harika bir yarağı vardı. Taş gibiydi ve oldukça iriydi. Yarağını dibine kadar ağzıma alarak emiyordum. O da kolunu uzatarak elini külotumun içine sokuyor, zevk ve heyecandan sırılsıklam olmuş amımı okşuyor, parmaklıyordu. Yarağı artık taş gibi olmuş amıma girmeye hazır hale gelmişti.
Eğilip tek hamlede külotumu çıkarttığımda o da tişörtünü, pantolonunu ve külotunu çıkarmıştı. Sırtımı ona dönerek bacaklarımı üzerinden geçirip elimle kavradığım yarağının üzerine oturmaya başladım. Duyduğum zevk ve heyecandan yapış yapış olan amım hiç zorlanmadan o kocaman ve kalın yarağı dibine kadar almıştı.
Yarağın her santimini hissetmiştim ama, amım hala daha yok mu der gibiydi. Amımın kaslarını oynatarak yarağını içimde sıkıştırıp gevşetirken üzerinde inip kalkmaya başlamıştım. Bir yandan da parmaklarımla amımın dudaklarını açabildiğim kadar açarak yarağın daha çok sürtünmesini sağlıyordum. Bir müddet sonra yarağın üzerinden kalkıp bu kez yüzümü Haluk’a döndüm.
Güzel yarağını tekrar içime aldım. Kollarımı boynuna dolayarak dudaklarına yumuldum ve üzerinde inip kalkmaya devam ettim. Dakikalar sürdü inip kalkmalarım… Dudaklarını bitirircesine emiyordum. Haluk da ellerini memelerime yapıştırmış, avuçlarında sıkıyor, uçlarını ovalıyordu.
Birde bire müthiş bir zevk dalgasına tutularak sular seller gibi, tam anlamıyla şaldır şaldır boşaldım. Boşalırken attığım çığlık bile beni ürkütmüştü. Ama Haluk daha da azmış, amını suladım götünü de isterim diye tutturmuştu.
20 yaşındaydı ama değme tecrübeli erkeklere taş çıkarırdı. Tam bir erkek ve süper bir sikiciydi. Bu kadar zaman sikinin üstünde zıplamama rağmen daha boşalmaya niyeti yoktu… Hemen yarağının üzerinden kalkarak am sularımla vıcık vıcık kayganlaşmış yarağını elimle kavrayarak göt deliğime dayadım. Bunu isteyerek hislerime tercüman olmuştu.
Daha kafasını dayamamla birlikte, Haluk’un ilk hamlesiyle yarrağının başı içime girmişti bile… Ona yardımcı olmak için ıkınarak yarağın üzerine yüklenince tamamı götümün içinde kayboldu. Arka deliğimde hissettiğim acı ve kalınlık yüzünden dudaklarımı ısırdım. İnliyordum.
Bu sefer ben hareketsizken o alttan bana geçirmeye başladı. Göt deliğimde bir pompa gibi yarağını çalıştırmaktaydı. Minik deliğim iyice açılmış rahatlamıştı. Haluk artık götümden çıkıp amıma, amımdan çıkıp götüme dalıp duruyor, taşakları apışlarımı kasıklarımı dövüp duruyordu.
Haluk birden bire yerinden doğrularak beni koltuğa yüzükoyun yatırdı. Hafif domalmış pozisyonda, bacaklarımı parçalarcasına ayırarak amıma öyle bir yüklendi ki… İşte o an içimde ne var ne yoksa dışarı patlatırcasına, boğuk bir çığlıkla, ağlarcasına boşaldım
Vücudum hala titriyor, orgazmın doruklarını yaşıyordum ki Haluk amımda iyice hızlanarak gidip gelmeye başladı. Beni tek bacağımın üzerinde tutup diğer bacağımı kıvırarak göğsüne sıkıştırdı. Amıma geçirmeye başladı. Alttan harika vuruyordu. Birden bire nefesi sıklaşmaya ve kasılmalara başladı.
Korunmuyordum ve içime boşaltamazdım onu… Kendimi ondan kurtararak önünde diz çöktüm ve yarağını hızla sıvazlamaya başladım. Az sonra da Haluk iniltiler eşliğinde sert kasılmalarla boşalmaya başlamıştı. Tüm spermleri ağzımı ve yüzümü doldurmuş, sızanlar çenemden göğüslerime akıyordu. İkimiz de koltuğa yığılıp kaldık. Ağzımdan çıkan tek kelime
”Harikaydın canım…” oldu. Haluk da,
”Aynen, sen de…” diyebildi.
Sonra birlikte öpüşe koklaşa, sevişe sevişe duş aldık ve önümüzdeki uzun geceyi sabaha kadar uyumaksızın sevişerek geçirdik. Gün ışıdığında Haluk hala beni sikiyor, ben ise 5–6 orgazma ulaşmanın mesafelerini kat ediyordum.
O akşamdan sonra Halukla her fırsatta bir araya gelip bir otelde ya da başka bir ıssız köşede, genelde bu benim arabamda oluyordu, sık sık sevişiyoruz. Bir gün kızgınlıkla oğluma “ananı sikerim” dese hiç de yalan söylememiş olacak.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)